Lisans eğitimini sahne sanatları ve drama yazarlığı üzerine tamamlayan Eskişehirli tiyatro yazarı Emel Hacer, hayalini kurduğu tiyatro oyunlarının ilk defa kendi memleketi olan Eskişehir’de gösterilmesinin heyecanını yaşadı. Çocukluk yıllarından itibaren sanatla ve edebiyatla iç içe olduğunu aktaran genç sanat yönetmeni Hacer, ilkokul yıllarında oturduğu binanın içerisinde bir apartman gazetesi çıkardığını ve böylece olayları kurgulayıp, mini öyküler yazabildiğini dile getirdi. Bir sonraki hedefinin ise yine aynı şekilde yazdığı senaryoları, Eskişehir’de çekebileceği sinema filmlerine dönüştürmeyi amaçlayan 30 yaşındaki yazar Emel Hacer; “Tiyatro yazarlığına, oyunculuğuna ve sahne tasarımına karşı gençlerin ilgi göstermesi; beni çok memnun ediyor” dedi.
“Tiyatro, dijital medya dahil her türlü mecrada seyirci ile mutlaka buluşmalı”
Tiyatronun, dijital medya dahil her türlü mecrada seyirci ile mutlaka buluşması gerektiğini vurgulayan Emel Hacer, “Elbette sahnelerin dinamiği ve etkisi farklı oluyor fakat, teknolojik imkanlar da bu sanatın daha fazla seyirci ile temas etmesine imkân tanıyor. Yazdığım tiyatro oyunlarını, ekibim ile birlikte yakın bir zamanda turne düzenleyerek sergilemek gibi bir planımız var. Bahsettiğim üzere Mahkûm adlı oyunumun ilk defa bu kentte oynanması da beni ayrıca motive ediyor” dedi.
"Oyun sonrasında seyircilerin reaksiyonlarına ve alkışlarına mazhar olmak, çekilen tüm çileye bedel”
"Yazdığım metnin, sahnede prova edilmesi bile tarif edilmesi inanılmaz bir duygu" diye ifade eden Emel Hacer, “Oyun sonrasında seyircilerin reaksiyonlarına ve alkışlarına mazhar olmak, çekilen tüm çileye bedel. Şimdiye dek yazarlığın ötesine geçmemiştim. Mahkûm adlı oyunun metnini yazdıktan sonra yönetmenliği, tasarımı ve dekor işleriyle birlikte tanıtımını yapmak; bana apayrı bir tecrübe kattı. Bir yazarın yazdığı oyunu yönetmesi ve sahnede izlemesi, bu işin en muazzam yanıdır” şeklinde konuşarak duygularını heyecanla ifade etti.