Amasra-B sahasında Hattat Holding’in 17 yıldır bir kürek bile kömür çıkartmadığını söyleyen Yeşil, “Devletimiz de onlara ek süreleri, tavizleri verdi. Ama hala ortada bir şey yok. O bölgenin derhal üretime açılması gerekiyor” diye konuştu.
GMİS Genel Başkanı Hakan Yeşil, Ukrayna-Rusya arasında yaşanan savaş nedeniyle kur dalgalanmalarının yaşandığını bunun da kömür fiyatlarını artırdığına dikkat çekti. Tedarik sıkıntısıyla birlikte kömür fiyatlarının her geçen gün arttığının altını çizen Yeşil, “Ukrayna Rusya savaşı ve devamında da ekonomide sallanma oldu. Yabancı paralar Euro ve dolar bazında ve biz yurt dışından kömür getirdiğimiz için paralardaki kur dalgalanmaları sebebiyle de kömür her geçen gün fiyatlar artıyor. Zaten tedarik sıkıntısından dolayı kömürün fiyatı artıyor. Zaten biliyorsunuz, ağırlıkla Ukrayna ve Rusya üzerinden Türkiye'ye kömür getiriliyordu orada da savaş var. Buradaki yerli ve milli kaynaklarımızda yetersiz. TTK ve redevanslı sahalarda ki arkadaşlarımız burada büyük bir mücadele içerisindeler. Zor şartlarda kömür çıkartmaya çalışıyorlar. Gerekli desteklerin artırılması ve arkadaşlarımızın Türkiye Taşkömürü Kurumu'nun desteklenmesi gerekiyor” diye konuştu.
“17 yıldır ne yazık ki hiçbir icraat yok”
Amasra-B sahasında büyük bir taşkömürü rezervi olduğunu ancak sahayı kiralayan Hattat Holding’in kömür çıkartmadığını ifade eden GMİS Genel Başkanı Hakan Yeşil, devletin ilgili firmaya gerekli ek süre ve tavizleri vermesine rağmen bölgede üretimin yapılmadığına tepki gösterdi.
Sahanın bir an önce üretime açılması gerektiğini ve üretilen taşkömürünün ekonomiye katkı sağlaması gerektiğini vurgulayan Yeşil, gazetecilere yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
“Amasra-B sahamız 17 yıldır atıl durumda bekliyor. Devlet olarak yetkili firmaya çeşitli imkanlar sağlandı. Krediler verildi. Oraya o firmanın o işletmeyi açması için gerekli imkanların tamamı sağlandı ama televizyonlarda nikah kıyarak ‘Yılda 7 milyon ton kömür çıkartacağız’ sözü veren firma 17 yıldır bir kürek kömür çıkartmadı. Bunlar bizim kayıplarımız. Yine söylüyorum orası TTK’nın en zengin rezervlerinden bir tanesi. Ama yetkili firma ‘Ben kömür çıkartmaya gelmedim, santral kurmaya geldim. Santral izni almadan da buradan bir kürek kömür çıkartmayacağım’ diyen bir zihniyetle karşı karşıyayız. Bunları da anlatıyoruz. Bunların sözleşmelerin tarihleri var. Çektiği kredilerin geri ödeme günleri geldi. Bu kadar ucuz olmamalı. Biz Enerji Bakanlığı’ndaki yetkililere de bunu anlatıyoruz. O altın değerindeki kömürün yer altından çıkartılması bu işletmenin faal hale gelmesi konusunda bizim baskılarımız var. Kamuoyunda bunları zaman zaman paylaşıyoruz. Yasa gereği TTK’nın kullandığı sahalar dışındaki sahaların redevans usulü işletmeye açılması yasalaştı. Ama dediğim gibi o firmanın bir kürek kömür çıkartmamış 17 yıldan beri sadece bu bölgeye santral kurmaya geldiğini beyan eden firma sahibi var. Bunu herkes biliyor. Sözleşme tarihleri var. Bu tarihler bitecek. Kimse devletin malına, parasına ‘Ben aldım yapamadım’ deyip kenara çekilme şansı yok. O saha çok umutlarla verildi o firmaya. 10 bin kişinin çalışacağı söylendi. 17 yıldır ne yazık ki hiçbir icraat yok. Çok büyük bir yatırım. Yatırımın yer altında yapacaksınız. Onun da belli zamanları var. Arkadaşlar o zamanların çok üzerinde zamanlar kullandı. Ek süreler istedi. Devletimiz de onlara ek süreleri, tavizleri verdi. Ama hala ortada bir şey yok. O bölgenin derhal üretime açılması gerekiyor. Hem istihdam anlamında hem de savaşlar sebebiyle yurt dışından kömür gelememesi ve orada yerin altında bekleyen rezerv olarak çok büyük rezerve sahip. Derhal ekonomiye katkı vermesi için açılması bekleniyor. “