ERZURUM'da musluk tamiri için gittiği evde Melek Bulut'u (74) boğazını keserek öldüren Mustafa Kuvvetli (44), 'kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet, 'nitelikli olarak konut dokunulmazlığını ihlal etme' 'cinsel saldırı' ve 'kilitlenmek suretiyle hırsızlık' suçlarından da toplam 9 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldı.
Olay, 15 Ekim 2020 tarihinde Palandöken ilçesi Abdurrahman Gazi Mahallesi'ndeki bir sitede meydana geldi. Yalnız yaşayan annesi Melek Bulut'tan haber alamayan kızı, eve gitti. Doğal gaz sayacının üzerindeki anahtarla kapıyı açıp içeri giren kızı, Melek Bulut’u boğazı kesilerek öldürülmüş buldu. İhbarla eve gelen polis, yapılan araştırmada kapıda zorlama olmadığını belirledi. Olayla ilgili soruşturma başlatan polis, cinayet şüphelisi olarak sitedeki müteahhit firmada çalışan inşaat işçisi Mustafa Kuvvetli'yi gözaltına aldı. Kuvvetli, musluk tamiri için eve çağıran Melek Bulut'u öldürdüğünü itiraf etti.
KÜFÜR VE BIÇAKLI SALDIRI İDDİASI
Tutuklanan Mustafa Kuvvetli hakkında Erzurum 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Duruşmalarda suçunu itiraf eden Kuvvetli, Melek Bulut'un kendisini bozuk olan banyo musluğunu tamir için çağırdığını, sorun olmadığını söyleyince küfrederek bıçakla saldırdığını ileri sürdü. Karar duruşmasında Mustafa Kuvvetli, 'kasten öldürme' suçunda ağırlaştırılmış müebbet, 'nitelikli olarak konut dokunulmazlığını ihlal etme'den 6 ay, 'cinsel saldırı' suçundan 5 yıl ve 'kilitlenmek suretiyle hırsızlık' suçundan ise 3 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldı.
KARARIN GEREKÇESİ DE AÇIKLANDI
Erzurum 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi, kararın gerekçesini de açıkladı. Gerekçeli kararda, Mustafa Kuvvetli hakkında 'kasten öldürme', 'cinsel saldırı' ve 'kilitlenmek suretiyle hırsızlık' suçlarından dava açıldığı aktarılan kararda, 'nitelikli olarak konut dokunulmazlığını ihlal etme' suçundan dava açıldığı ve birleştirme kararı verildiği belirtildi. Kararda, olay yeri inceleme raporuna göre, kapının açık olduğu ve zorlama olmadığı, girişte sayaç üzerinde evin anahtarının bulunduğu, evde dağınıklık ve boğuşma izlerinin bulunmadığı, Melek Bulut'un ayak hizasına kadar sıyrılmış çamaşır ve pijama bulunduğu, mutfak tezgahında ve odada iki bıçak olduğu, televizyonun sesinin açık olduğu ve banyo ile oda arasında etek bulunduğu yer aldı.
MAKTÜL SANIĞA KARŞI KOYAMADI
Kuvvetli'nin beyanları arasında kısmi çelişkiler olduğu aktarılan kararda, olay ise şöyle anlatıldı:
"Kuvvetli'nin bilinmeyen şekilde eve girdiği, anlatımlardan Melek Bulut'un koridorda olduğu, sanığın koridorda boğazına bıçak dayadığı, eteğin sanık tarafından veya zorlamasıyla maktul tarafından holde çıkartıldığı, sanığın eteği çıkardıktan sonra odaya sürüklediği ve kanepeye oturttuğu, maktulün beden bakımından kendini savunamayacak durumda olduğuna ilişkin rapor ve otopsi raporunda savunma yarası olabilecek bulguların tespit edilememesi ile sanığın alınan doktor raporunda maktul tarafından boğuşma sırasında oluşabilecek yaralanma tespit edilememesi karşısında maktulün sanığa karşı koyamadığının değerlendirildiği, sanığın maktulün boğazına dayadığı bıçağı gırtlağına soktuğu sabittir."
HAREKETSİZ KALANA KADAR BOĞAZI KESİLMİŞ
Bıçağın kırılarak Kuvvetli'nin elinde kaldığına değinilen kararda, "Sanığın beyanına göre bıçağın kırılan kısmının kıyafetlerin içine düştüğünü zannederek ölmediğini düşündüğü, maktulün olayı anlatacağını, yakalanacağını ve rezil olacağını düşünerek ikinci bir bıçak aldığı, otopsi raporunda kırılan bıçağın oluşturduğu kesinin etrafında sıyrık ve yüzeysel kesiler olduğunun belirtilmesi, bıçakta yapılan incelemede maktulün ve sanığın genotipinin karışık halde bulunması birlikte değerlendirildiğinde sanığın bıçakla maktul hareketsiz kalıncaya kadar boğazını kestiği ve kendisini parmağından yaraladığı, öldüğünden emin olduktan sonra odadan çıktığı, bıçağı mutfakta yıkadığı ve bıraktığı, odaları gezerek çalabileceği eşya aradığı sabittir" denildi.
SOĞUKKANLI VE KENDİNDEN EMİN ŞEKİLDE
Kararın devamında şu ifadelere yer verildi:
"Maktulün Adli Tıp Kurumu raporunda beden bakımından kendisini savunamayacağının belirtilmesi ile sanığın savcılıkta alınan beyanında maktulle kavga ettikten sonra evden çıkma imkanı varken evden çıksaydı maktulün olayı başkalarına anlatarak kendisini rezil edeceğini, başının belaya gireceğini düşünerek evden çıkmadığını beyan ettiği, kanepeye oturttuğu maktulün boynuna bıçağı sapladıktan sonra henüz ölmeyen maktulün boğazını hareketsiz kalıncaya kadar ikinci bir bıçakla kesmeye devam ettiği, olayın devamında soğukkanlı ve kendinden emin bir şekilde bıçağı ve ellerini mutfakta temizlediği, hırsızlık amacıyla evde gezindiği dikkate alındığında sanığın eylemini beden bakımından kendisini savunamayacak maktule karşı hayatta kalması halinde kendisinin yakalanabileceğini düşünerek yakalanmamak amacıyla kasten öldürme suçunu işlediği sonuç ve kanaatine varılmakla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir."