İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, ”Göç ve sığınmacı sorununun çözüleceği yer Türkiye Büyük Millet Meclisi’dir. Bu mesele bize göre de partiler üstü bir meseledir. O nedenle diyoruz ki gelin, özel bir oturumda ve milletimizin gözleri önünde, meseleye bakışımızı ve çözüm önerilerimizi ortaya koyalım” dedi.
Meral Akşener, TBMM’de partisinin grup toplantısında konuştu. Sığınmacı tartışmalarına değinen Akşener, ”20 yılın sonunda, ne oldu Avrupa’ya gidecekken Orta Doğu’yu memleketimize getirdiler. Avrupa’ya giderken Orta Doğu ülkemize geldi. Topraklarımız bir göç koridoruna, bir göçmen deposuna dönüşmüş durumda. AK Parti’nin berbat göç politikalarının ortaya çıkardığı, ekonomik, toplumsal, insani, güvenlik ve dış politika sorunlarının çözümü için İYİ Parti olarak 2019 yılı Aralık ayında bir çalıştay düzenledik. Bu çok boyutlu sorunu çözümlemeye yönelik, tedbirler önerdik. Bunun yanında ise, yapıcı siyaset anlayışımızın gereği olarak, yapılması gerekenler konusunda, iktidarı uyarmaktan geri durmadık. İYİ Parti olarak bizim hedefimiz; sığınmacıların, gayri insani bir çerçevede ülkelerine sürülmesi değil dönüşlerinin kolaylaştırılmasıdır. Bu çerçevede, Türkiye’de kalışlarını caydıracak tedbirleri almayı da bir gereklilik olarak görüyoruz. Bu kapsamda başta Avrupa Birliği (AB) olmak üzere sığınmacılara yönelik geliştirilen projelerin de artık sığınmacıların memleketlerine dönüşlerini kolaylaştırmaya odaklanması gerektiğini düşünüyoruz. Bunlara paralel olarak Şam’da kim iktidarda olursa olsun, Suriye ile ilişkilerimizin, yapıcı bir diyalog zeminine oturtulması gerekiyor. Ayrıca AB ve bölgedeki diğer aktörlerin de artık gerekli sorumluluğu almaları için aktif bir dış politika yürütülmesinin, kritik bir zorunluluk olduğunu görüyoruz” diye konuştu.
’BU MESELE PARTİLER ÜSTÜDÜR’
Akşener, çözüm konusunda TBMM’yi adres göstererek, ”Türkiye’deki göç ve sığınmacı sorununun çözüleceği yer TBMM’dir. Bugün artık geçici koruma statüsünü ve düzensiz göç hareketliliğini belirleyen, ‘Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’ üzerinde konuşmanın ve gerekli değişikliği yapmanın vaktidir. Biz gazi Meclis’imizin, bu önemli sorunumuzun çözümünde bir tartışma, istişare ve başarılabiliyorsa, bir uzlaşma zemini olduğuna inanıyoruz. Milletimizin acil çözüm beklediği, böyle bir meseleyi milletin evinde konuşabilmek ve çözüme bağlayabilmek, en başta bize kendisini temsil etme yetkisini veren, aziz milletimize karşı görevimizdir. Bu mesele, bize göre de partiler üstü bir meseledir. O nedenle diyoruz ki gelin, özel bir oturumda ve milletimizin gözleri önünde, meseleye bakışımızı ve çözüm önerilerimizi ortaya koyalım. Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Sayın Şentop’un, bu haklı ve meşru çağrımıza, kayıtsız kalmayacağını umut etmek istiyor, bunun esasında milletimizin acil bir çağrısı olduğunu, milletimizin huzurunda bir kez daha hatırlatmak istiyorum” dedi.
’UYGUN KREDİ SORUNU ÇÖZMEYECEKTİR’
Akşener, dünyada konut fiyatlarının 2 yıldır en fazla arttığı ülkenin Türkiye olduğunu belirterek, ”Kamu bankalarının, kaynakları yanlış dağıtması sonucunda binlerce konut satılmasına rağmen, konut sahipliği oranı giderek düşüyor. Bu hafta, ‘müjde’ diye açıklanan; ama aslında vatandaşın konut alma ihtimalini daha da imkansız hale getiren konut kampanyası, barınma krizini daha da derinleştirecek. Konut fiyatlarındaki artış, kamu bankalarının enflasyonun yüzde 50 altında faiz oranlarıyla konut kredisi vermesiyle inmez. Faizleri düşürüp, konut fiyatlarının düşeceğini beklemek, ‘bay kriz’in masalsı hayal dünyasında mümkün olsa da maalesef Türkiye’nin gerçekleriyle örtüşmez. Maliyetler düşmediği sürece, küçük ölçekli müteahhitlere uygun kredi vermek sorunu çözmeyecektir” diye konuştu.
’SANAYİ YATIRIMLARINA TEŞVİK VERİN’
Akşener, konut alımı konusunda önerilerini de şöyle sıraladı:
”Konut satışını teşvik edecek devlet desteği yerine konut üretimindeki girdileri ucuzlatacak, sanayi yatırımlarına teşvik verin. Böylece hem müteahhit hem de sanayicimiz kazansın. Ayrıca konut fiyatlarının en fazla arttığı, İstanbul ve Antalya gibi illerimiz aynı zamanda yabancılara gayrimenkul satışlarının da en fazla olduğu iller. O nedenle buralardaki yabancılara gayrimenkul satışlarına mutlaka kısıtlama getirin. Boş ev vergisi uygulayarak bir fon oluşturun. Bu fonu da dar gelirli vatandaşlarımızın, konut ihtiyaçlarını karşılamada kullanın” dedi.
’EYT ÇÖZÜM PLANIMIZI OLUŞTURDUK’
Akşener, emeklilikte yaşa takılanlar (EYT) konusuna da değinerek, ”EYT çözüm planımızı oluşturduk. Ülkemizde yaklaşık 4,7 milyon insanımız EYT’li. Bunun içerisinde yer alan 3 milyon vatandaşımız ise bugün itibarıyla hem prim günlerini doldurmuş hem de yaş kriterini tamamlamış gözüküyor. 4,7 milyon insanımızın tamamının yararlandığı adil bir düzenleme öneriyoruz. Biz, EYT sorununu çözmeye, bir sosyal yardım olarak değil, oluşan bir hak kaybının giderilmesi olarak bakıyoruz. Kamu maliyesinin ve sosyal güvenlik dengesinin sürdürülebilirliği üzerine kuruyoruz. Yapacağımız EYT düzenlemesinde ön görülen koşullardan yararlanmak için, herhangi bir başvuru süre sınırı koymuyoruz” diye konuştu.