ANKARA Manavcılar, Balıkçılar ve Akvaryumcular Odası Başkanı Atilla Süslü, Antalya başta olmak üzere bazı illerde pet shopların Kasaplar Odası'na bağlanmasıyla ilgili, "Pet shoplar genelde Türkiye’de karma odalara kayıt oluyorlar; ama orada biraz zorlama olarak Kasaplar Odası'na geçilmiş.Bence de absürt. Biri kesiyor, biri de satıyor. İlginç bir durum. 2 gündür her tarafta reklam oluyoruz. Köpek bonfilesinden tavuk kuşbaşına kadar herkes dalga geçiyor" dedi.
Petshopların odalaşmadığı kentlerde canlı hayvan satanların Kasaplar Odası’na, yem satanların ise Fırıncılar Odası’na kaydedildiği belirtildi. Ankara Manavcılar, Balıkçılar ve Akvaryumcular Odası Başkanı Atilla Süslü, normalde bin üyenin bir araya gelmesiyle oda oluştuğunu belirtti. Süslü, "Tahmin ediyorum ki Antalya’da da bin üye oluşmadığından dolayı karma odaya ya da kasaplar odasına aktarılmış. Bence de pet shopçular odası özellikle İstanbul’da kurulması gerekmekte. İstanbul’daki arkadaşlar da bizimle ilgili açıklama yapmışlar; ama biz sadece Manavcılar Odası değiliz. Aynı zamanda Akvaryumcular Odasıyız da, Pet shopçular Odasıyız da. 3 meslek faaliyetinin bir araya gelmesinden oluşan bir odayız. Pet shoplar genelde Türkiye’de karma odalara kayıt oluyorlar; ama orada biraz zorlama olarak Kasaplar Odası’na geçilmiş. Fakat pet shopçuların Kasaplar Odası’na bağlanması diye bir şey yok. Bence de absürt. Biri kesiyor, biri de satıyor. İlginç bir durum. 2 gündür her tarafta reklam oluyoruz. Köpek bonfilesinden tavuk kuşbaşına kadar herkes dalga geçiyor. Bence yanlış bir uygulama. Büyük şehirlerde en azından pet shopçuların bir odası olması gerekiyor. Dertlerini anlatamıyorlar çünkü kimseye" dedi.
'HAKARET SAYARIM'
Pet shop işletmecisi Kürşat Keskin, pet shopçuların Kasaplar Odası’na bağlanmasını bir hakaret olarak değerlendirdiğini belirterek, "Dünden beri alay konusu olduk, 'köpek pirzola var mı?' gibi. Bunun şakası bile kötüdür. Ağza bile alınmaması gereken bir konudur. Ama arkadaşlarımız olsun gelen müşterilerimiz olsun bu şekilde şaka yaptığında dahi tabii ki hiç hoş bir durum ortaya çıkmıyor. Biz bu işi hayvan severler olarak yapıyoruz. Birde burada yanlış bir anlaşılma var. Bizim Kasaplar Odası’na bağlanmamız diye bir şey söz konusu değil. Bu olay bölgesel olarak, sayısı yeterli kalmadığı için üyelerin oraya yönlendirilmesiyle oluyor. Benim bu dükkanımı 6 tane kurum denetliyordu. Şu anda şunu sormak istiyorum ki bu hayvanlar nerede veya nasıl bakılacak? Örneğin bana gelen her müşteri bir denetmendi. Mesela suyu bitmiş hayvanın ‘suyunu koyabilir misin?’ diyordu. Şimdi bu olay tamamen merdiven altına indi" diye konuştu.