Yoğun kar yağışının görüldüğü kış aylarını geride bıraktık. Havaların ısınmasıyla, ağaçlar çiçekleniyor, çayır ve çimenler yeşeriyor. İşte tam bu dönemlerde mevsimsel alerjileri tetikleyen polenler yayılıyor.
Yaşam kalitesini bozan polen alerjisi, özellikle burunda tıkanıklık, kaşıntı, hapşırma, gözlerde kaşıntı, sulanma, yaşarma, batma, bazen de nefes darlığı şeklinde kendisini gösteriyor.
Peki günlük hayatı fazlasıyla etkileyen bahar alerjisinden nasıl korunuruz? Nelere dikkat etmeliyiz?
Sağlık Bilimleri Üniversitesi Allerji ve İmmünoloji Öğretim Görevlisi, Klinik Eğitim ve İdari Sorumlusu Prof. Dr. İsmet Bulut, bu sorularımızı yanıtladı.
"Polen sorunu bölgesel ve mevsimsel değişiklik gösterir"
Polenlerin özellikle bu mevsimde saat 10.00- 18.00 arasında yoğun bir şekilde bulunduğunu söyleyen Bulut, sorunun bölgesel ve mevsimsel olarak önemli farklılıklar gösterdiğinin altını çiziyor.
Buna göre, atmosferde polen yoğunluğunun artış gösterdiği zaman aralıklarında daha dikkatli ve tedbirli olmak gerekiyor.
Hastaların öncelikle hangi polene duyarlı olduğunu anlamaya çalıştıklarını söyleyen Bulut, hangi mevsimde hastaların daha çok semptom gösterdiklerini ve bu semptomların neler olduğunu ve semptomatik olunan dönemlerde alınması gereken önlemleri hastalarla mutlaka paylaşmak gerektiğini vurguluyor.
“Polen solunumunu engellemek için maske kullanabilirsiniz”
Hastanın dışarıda olduğu saatlerde atmosferde bir polen yoğunluğu varsa hastada semptom artışı gözleneceğini söyleyen Bulut, şöyle konuştu:
“Hastalarımızın hangi dönemde semptomları olduğunu sorgulayıp, alerji deri testleri ve/veya kan testleri ile polen duyarlılıklarını tespit edebiliyoruz. Polen duyarlılığı tespit edildikten sonra, polen yoğunluğun fazla olduğu ortamlarda bulunmayın önerilerinde bulunuyoruz. Ayrıca polenlerin daha fazla olduğu zaman diliminde sportif aktivite ve egzersiz yapmamaları gerekiyor. Arabalarının polen filtrelerini temizlemeleri ve evlerini belli zaman aralıklarında havalandırırken polen filtresi kullanmaları faydalı olacaktır. Bunun yanı sıra hastalar mümkün olduğunca dışarıda durmamalı, ağaçlık ve yeşillik alanları tercih etmemeli. Evdeyken pencereler kapalı tutulmalı, dışarıdan eve girince de elbiseler değiştirilmeli ve duş alınmalı. Alerjik konjonktivit (gözlerde kaşıntı, sulanma, yaşarma, batma) yakınmaları olan hastalar, gözün etrafını tamamen kapatacak şekilde güneş gözlüğü takmalı. Ve ayrıca dışarıya çıkmak zorunda kaldıklarında maske kullanıp polen temasının önüne geçebilirler."