BÜYÜK Selçuklu hükümdarı Sultan Alparslan'ın 16 Ağustos 1064'te Ani'yi fethinin 958'inci yıl dönümü, törenle kutlandı.
Kars Valisi ve Belediye Başkan Vekili Türker Öksüz, konuşmasında, "Ağustos ayı, Türk'ün kahramanlık ve yiğitlik ayıdır" dedi.
Sultan Alparslan'ın 16 Ağustos 1064'te Ani'yi fethinin 958'inci yıl dönümü, törenle kutlandı. Türkiye-Ermenistan sınırındaki UNESCO Dünya Miras Listesi'ndeki Ani Ören Yeri'nde karşılama merkezinde düzenlenen program, bayraklı yürüyüşle başladı. Protokol üyeleri ve bölge halkı, Türk bayraklarıyla Türklerin Anadolu'da yaptığı ilk cami olan tarihi Ebu'l Manuçehr Camisi'ne kadar yürüyüp, burada dua etti. Yöresel danslar, aşık atışması, Kafkas Halk Oyunları gösteri, Mehteran Takımı konseri ve at yarışının yapıldığı programda, şehrin anahtarı, Kars Valisi ve Belediye Başkan Vekili Türker Öksüz'e takdim edildi.
Ağustos ayının Türk tarihinde önemini ifade eden Vali Öksüz, "Fetihler, medeniyetimizin yayılması açısından Türk ve İslam tarihinde büyük önem taşır. Fetih vardır bir şehri açar, fetih vardır bir toprağı vatan yapar ve öyle fetihler de vardır ki gönüllere girer, yepyeni ufuklar açar. İşte Ani'nin fethi de sadece Kars'ın fethi değil, açılan yeni ufukla Anadolu'nun fethi vizyonunun da başlangıç noktasıdır. Ağustos ayı Türk tarihinde önemli bir aydır. Türk'ün kahramanlık ayıdır, yiğitlik ayıdır, zafer ayıdır. Bu tarihlerden biri de 16 Ağustos 1064 tarihidir. Sultan Alparslan, tahta geçtiği yıl fethedilemez denilen Ani'yi fethederek büyük bir zafere imza atmıştır. Yüzyıllarca değişik kültür ve medeniyetlerin varlığını sürdürdüğü Ani, 1064 tarihinde Sultan Alparslan tarafından 25 gün süren kuşatmadan sonra fethedilerek yine bir Ağustos günü 1071 Malazgirt Zaferi'nden önce Anadolu kapılarının Türklere açılmasına vesile olmuş, bu topraklar hidayete kavuşturulmuştur. Ani'nin fethi hem Türk ve İslam tarihi hem de dünya tarihi açısından önemli bir dönüm noktasıdır. Bu kutlu fetih, Ani'nin fethinden 7 yıl sonra, 1071 yılındaki Malazgirt Zaferi'nin anahtarı olmuştur" diye konuştu.
'İLKLERİN ŞEHRİ ANİ'
Ani'nin İpek Yolu üzerinde kurulmuş stratejik önemi yüksek ticaret kenti olduğunu vurgulayan Vali Öksüz, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Ani'nin fethiyle Anadolu'ya ayak basan ecdadımız, Malazgirt Zaferi'yle Ani Zaferi'ni taçlandırmıştır. Ecdadımız, Ani ve Malazgirt zaferlerinin ardından Anadolu'yu da fethederek bizlere vatan yapmıştır. 16 Ağustos 1064'de Kars'tan doğan güneş, Malazgirt'te devam etmiş, 1299'da Söğüt'te nurunu saçmış ve 1453'te İstanbul'un fethiyle yeni bir çağı başlatarak aydınlığa vesile olmuştur. İlklerin şehri olan Ani'de yer alan, Anadolu'nun ilk Türk Camisi olan Ebu-l Menuçehr Cami, Selçuklu Fetih Kitabesi, Selçuklu Kervansarayı, Selçuklu Kabristanı ve diğer kadim eserler, bu şehrin geçmişten günümüze ne kadar değerli kültür varlıkları taşıdığının yalnızca birkaç örneğidir. Bu bakımdan Ani, hem tarihi hem de mimari varlıklarıyla bir kültür merkezi olmuştur. Kafkasya'dan Anadolu'ya giriş noktasında, bölgenin en önemli yerleşim merkezlerinden birisi olan Ani şehri, aynı zamanda İpek Yolu üzerinde kurulmuş stratejik önemi yüksek bir ticaret kentidir. İlimizin en önemli tarihi kültür varlığı olan, içinde barındırdığı zenginlikleriyle UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’ne girmeyi başaran, her yıl yerli ve yabancı binlerce kişinin ziyaret ettiği Ani Ören Yeri, hem 5 bin yıllık geçmişe sahip olması, hem de tarihi İpek Yolu üzerinde yer almasından dolayı ülkemizin ve dünyanın en önemli antik şehirlerinden biridir. Kilise, kervansaray, katedral, cami, köprü gibi tarihi eserlerle kültürel bir mozaik olan Ani Ören Yeri'nde kazı çalışmalarımız devam etmektedir. Büyük titizlikle yürütülen çalışmalarda, vurulan her kazmada yeni bir zenginliğe, yeni bir tarihi esere ulaşıyoruz."
'MUTLUYUZ, GURURLUYUZ'
Kazı çalışmalarının yanında bölgeye gelenlerin ihtiyaçlarını karşılayacak kafe-restoran, lavabolar, mescit, satış yerleri gibi ünitelerin de yer aldığı karşılama merkezi projesinin tamamlanıp hizmete sunulduğunu belirten Vali Öksüz, "Amacımız, Ani Ören Yeri'nin tarihi ve kültürel önemini ortaya koymak ve buradaki kazı çalışmaları sonucunda bu muhteşem zenginliği, kültürel zenginliği gelecek nesillerin de istifadesine sunmaktır. Bölgenin yerli halkı yaşamını, 1960 yılına kadar Bostanlar Deresi Vadisi'ndeki mağaralarda sürdürmüş ve bu tarihten sonra Ani köyünün oluşumuna kadar da Anadolu'nun İlk Türk Camisi unvanına sahip Ebu'l Menuçehr Cami kullanılmıştır. Ancak daha sonraki süreçte oluşan tahribat ve yaşanan olumsuzluklardan dolayı Ebu'l Menuçehr Cami, ibadet edilemez hale gelmiştir. Ani'nin en önemli zenginliklerinden olan Ebu'l Menuçehr Cami; Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Serhat Kalkınma Ajansı'mız iş birliğiyle ortak yürütülen restorasyon çalışmaları neticesinde geçtiğimiz yıl ibadete açılmış ve ezan sesi yeniden yükselmeye başlamıştır. Bu manada; Ebu’l Menuçehr Cami'nin ibadete açılmasını, Ayasofya'nın cami olarak ibadete açılması kadar önemli bulduğumuzu ifade etmek istiyorum. Bu nedenle mutluyuz, gururluyuz, kıvançlıyız. Bizler için zaferler ayı olan ağustos ayında Ani'yi fethederek Anadolu’ya girişimizi sağlayan Ebu'l Feth Sultan Alparslan başta olmak üzere, tüm fetih ve savaşlarda, vatan savunmasında, iç güvenlik operasyonlarında cennet vatanımız için canlarını veren tüm şehitlerimizi rahmet, minnet ve saygıyla anıyorum" diye konuştu