MHP Lider Bahçeli: “Dün zillet ittifakının yeni bir toplantısı İstiklal saldırısının altında yapılmıştır. Müşterek toplantı sonuç bildirisinin hiçbir satırında PKK, PYD, YPG yoktur. ”
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, MHP'nin haftalık grup toplantısında "Biz terör örgütüne eleman devşiren sözde Kürdistan propagandasıyla sınırlarımızı kevgire çeviren HDP'nin siyaset hayatında yer almasına bir saniye tahammül edemiyoruz." ifadelerini kullandı.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM'de gerçekleştirilen grup toplantısında gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. Bahçeli, HDP'nin varlığına tahammül edemediklerini söyleyerek "Türkiye'de siyasetin de teröre sevimli mesajlar veren tarih önünde suç ortağıdır. Her muhitte olduğu gibi TBMM'de bölücü sima istemiyoruz. Terörist görmeye dayanamıyoruz. Biz terör örgütüne eleman devşiren sözde Kürdistan propagandasıyla sınırlarımızı kevgire çeviren HDP'nin siyaset hayatında yer almasına bir saniye tahammül edemiyoruz. HDP, CHP'nin ikiz kardeşi diğer partilerin marjinal ortağıdır." ifadelerini kullandı.
Bahçeli'nin konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
"İnandığımız müddetçe, nefes aldıkça mücadele ediyor olmak bir hayat ve siyaset kuralıdır. Gayesiz gayret boşa adımdır. Gayenin de gayretinde ağırlık merkezi sabırdır. Biz dava ve siyaset mücadelemizi iddiayla, itibarla ve sabırla ifade ediyor, yurdumuzun her yerinde yüksek hedeflerimizi anlatıyoruz. Sohbet toplantılarımıza kararlılıkla devam ediyoruz. 583 köyümüzü ziyaret ederek hasret giderdik.
2023 bütçesinin TBMM Genel Kurulu'nda görüşülecek aralık ayından itibaren sohbet toplantılarına ara vermek zorundayız. EYT ile sözleşmeli çalışanları ilgilendiren kanuni düzenlemeleri de sırasıyla hayata geçirmiş olacağız.
Cumhur İttifakı hiç oyalanmıyor, yerinde saymıyor. Bizim anlayışımızda çalışmak en hayırlı sermayedir. Demokrasilerde sahada başı pişenlerin sandıkta aşı pişecektir. Mücadelemizi aksatmadan yürütüyoruz.
Elazığ mitingimizi gerçekleştirdik. Hamdolsun Gakkoşlar İstasyon Meydanı'nı doldurdular. Önümüzdeki pazar günü aynı tabloya Samsun mitinginde şahit olacağımızı düşünüyorum.
TERÖRLE MÜCADELE
Türkiye'yi zilletin 6+1 kumar masasına teslim etmeyeceğiz. Terör örgütleri sadece insanımızın değil, insanlığın ortak can düşmanıdır. Terörizmin hiçbir şekli meşru ve masum değildir. Türkiye'nin üstesinden gelinmesi gereken öncelikli sorunu bölücü terör sorunudur. Bu melanetin hakkından gelmedikten sonra hayatın diğer alanlarında istikrar yakalamamız hayaldir. Zaman zaman kanatılan bu yara açık oldukça üzerine konmak için fırsat kollayanlar çıkacaktır.
Ekonomik güvenliğimizin sürekliliği, toplumsal huzurun sükuneti terörle mücadeleden alınacak kalıcı ve kesin sonuçlara bağlıdır. Bölücü teröristleri temizlemedikten sonra rahat bulamayız. Milli bekamız, milli birliğimizi, milli güvenliğimiz buna bağlıdır. Şehit analarına, şehit babalarına vefa borcumuzu ödemek zorundayız.
Terör örgütleri muhasım çevrelerin çıkarına kullanılan kiralık katiller sürüsüdür. Terörün haklı gerekçesi asla olamaz. Türkiye ne zaman güçlü adımlarından söz ettirse, bölgesel ve küresel meselelere ne zaman müdahil olsa asimetrik saldırılara maruz kalmaktadır. Bu durum karanlık bir döngüdür. Terörle mücadele, teröristle mücadele değildir.
Özelde terörle genelde terörizmle mücadele doğaçlama bir süreç şeklinde görülemeyecektir. Terörle mücadele çok değişken ve dinamik bir mücadele alanıdır. Teröristin eylem yöntemlerinin değişmesinde güvenlik kuvvetlerini devamı eğitecek, donatacak taktik-eğitim programı oluşturulmalıdır.
Terörizmle mücadele bir güvenlik sorunu değil; siyasi, ekonomik ve diplomasi sorunudur. Türkiyemiz sağlam ve sağduyulu duruşunu sürdürdükçe namert mihraklar, dost kisveli hasım ülkeler kiralık katillerini sahaya sürmekten vazgeçmeyecektir. Herkes terörle arasına kalın bir çizgi mecburiyetindedir. Küresel güçlerin terör örgütlerine destek sağlamaları terör yöntemidir.
"HDP'YE TAHAMMÜL EDEMİYORUZ"
Türkiye'de siyasetin de teröre sevimli mesajlar veren tarih önünde suç ortağıdır. Her muhitte olduğu gibi TBMM'de bölücü sima istemiyoruz. Terörist görmeye dayanamıyoruz. Biz terör örgütüne eleman devşiren sözde Kürdistan propagandasıyla sınırlarımızı kevgire çeviren HDP'nin siyaset hayatında yer almasına bir saniye tahammül edemiyoruz. HDP, CHP'nin ikiz kardeşi diğer partilerin marjinal ortağıdır.
Beyoğlu İstiklal Caddesi'nde özel eğitimli Suriyeli teröristin bombalı terör eylemi yüreklerimizi kavurmuştur. 6 vatan evladımız şehit olmuştur. PKK/YPG'yi ve arkalarındaki kan emicileri lanetliyorum. Teröre teslim olmayacağız. İstiklal Caddesi'ni kana bulayan katilin, Türkiye'ye kaçak yollardan sızdığı anlaşılmaktadır. Saklandığı evde yakalanmış, sorguya çekilmiştir. Teröristin ele geçirilmesinden dolayı istihbarat ve emniyet birimlerini kutluyorum.
Terörizme kucak açanlardan hesap soracağız, terör örgütlerinin kökünü kazıyacağız. Kiralık katillerini üzerimize salanlara misliyle cevap vereceğiz. Türk milleti teröristleri eğitim, silahlandırıp, Türkiye'ye gönderen sözde müttefiklere diz çökmeyecek, şirret oyunların boyun eğmeyecektir.
Aziz milletimize yapılan düşmanca saldırıların hesabı sorulmazsa, bunlara acırsak gök girsin kızıl çıksın.
KİMYASAL SİLAH İDDİASI
Sınır ötesi operasyonlara tezkerelere karşı çıkan CHP'den HDP'sine kadar millet huzurunda sorumludur. Türk askerine kimyasal silah iftirası atan, PKK'lı Mustafa Karasu tarafında alkışlanan terör yandaşları ihanetlerinin bedelini ödemek durumundadır. Aziz vatanın suyu da ekmeği de haramdır. Düşmana asla merhamet edilmeyecektir.
HDP'nin sözde taziye mesajıyla altılı masanın mesajı arasında fark var mıdır? Katile katil diyememiştir. Zillet ittifakına sesleniyorum, korkmayın. Terörist Demirtaş'ı 'Serbest bırakacağım' diyen Kılıçdaroğlu'nun yumruğunu sıkması eşyanın tabiatına aykırıdır. HDP neyse CHP odur.
ABD'nin bakışıyla zillet ittifakının başı arasında fark gören var mıdır? Suriye ve Irak'taki terörist kamplarda eğitilip canlı ceset gibi Türkiye'ye sızdırılan teröristlere hedef listesi veren hiçbir ülke dost değildir, müttefik değildir. Terörizmle hesaplaşmak emperyalizmle hesaplaşmak demektir.
İstiklal Caddesi saldırısı tıpkı Gezi Parkı gibi, 6-8 Ekim olayları gibi güçlenen Türkiye'yi geriye düşürme tertibidir. Geleceğiniz varsa göreceğiniz de vardır. O gördüğünüz yer gömüldüğünüz yer olacaktır. Ekonomimizi hedef alıyorlar, bin yıllık kardeşliğimizi, iç barışımızı hedef alıyorlar.
ABD menşeli gazetenin her yıl on binlerce turistin ziyaret ettiği caddenin bombalanmasını servis etmesi kirli bir kampanyadır. En işlek caddenin seçilmesi tesadüf değildir. Bu kanlı saldırının maksadı Türkiye'nin imajını ve 2023 vizyonunu baltalamaktır. Bu saldırıyı iktidarın yaptırdığını söyleyenler sadece namussuz değil, casuslardır. Bu sapık iftirayı diline dolayanların Türkiye diye bir ülkesi olamaz. Bunlar hakkında teröristler için hangi muamele yapılıyorsa aynısı yapılmalıdır.