Toplumun her kesiminden vatandaşın yer aldığı iftar programında Kadir Gecesi’nin bereketi paylaşıldı. Saathane Meydanı’ndaki programda vurgu; birlik ve dayanışma üzerineydi.
Bakan Bilgin iftar sonrası aynı sofrayı paylaştığı Bayburtlulara hitap etti. Yoğun programı nedeniyle ses kısıklığı yaşayan Bakan Bilgin, katılımları dolayısıyla vatandaşlara teşekkür etti.
Bakan Bilgin, 30 yıl boyunca üniversitede de ders anlattığını, milletvekili iken meclis kürsüsünde hitap ettiğini fakat Bayburt’ta yaşadığı heyecanı hiçbir yerde hissetmediğini söyledi. Bayburt’un kendisi açısından dünyanın en güzel şehri olduğunu ifade eden Bakan Bilgin, “Bayburt Lisesi’nden mezun oldum. Üniversiteyi bitirene kadar da ailem buradaydı. Burada yaşadım. Şimdi de her yıl hiç olmazsa bir defa gelmeye çalışıyorum. Bundan sonra da çalışacağız. Fakat şunu bilin ki; sizin de Ankara’da bir temsilciniz var.” diye konuştu.
Bakan Bilgin, Bayburtlulara kapısının sonuna kadar açık olduğunu ve kendileriyle yürek yüreğe olduklarını belirtti.
Bayburt’a Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın selamıyla geldiğini bildiren Bakan Bilgin şöyle devam etti: “Yıllardır hepimizin merakla beklediği, bir an önce açılsın istediği Kop Tüneli’nin bu sene sonunda, yeni yılın ilk üç ayında tamamlanacağının müjdesini vermek istiyorum. Tabi ulaşım bizim için çok önemli. Kop Tüneli, Zigana Tüneli bizim için çok önemli. Bunlar bizi Türkiye’nin her noktasına bağlayan adeta bir ağ örüntüsü. Bu ağa katılmak, Türkiye’nin ekonomisine katılmak, Türkiye’nin toplumsal, siyasi hayatına ve kültürel etkileşimine katılmak demektir. Dolayısıyla Kop Tüneli bize Erzurum’u yakınlaştıracak, Zigana Tüneli Karadeniz’i yakınlaştıracak. Fakat çok önemli bir müjde daha var; o da biliyorsunuz Bayburt - Gümüşhane Havalimanı’nın tamamlanması Cumhurbaşkanımız bu konuda da talimat verdi. Bu yılın sonuna kadar ama en geç Şubat dedi Şubat’ta havaalanının açılışına geleceğiz. Bayburt ve Gümüşhane ortak bir havaalanıyla Türkiye’nin her yerine hava yoluyla bağlanmış olacak.”
“Bu projeler çok önemli ve tarihi projeler. Tabi bizim bir de Bayburt’un içme suyu meselesi var. Gümüşhane’nin içme suyu meselesi çözüldü. Şimdi sıra Bayburt’ta.” Bayburt’un suları çok güzeldir. Biliyorsunuz. Çoruh’a yüzmeye gittiğimiz zaman kana kana su içerdik. Tertemizdi. Şimdi de inanıyorum, Çoruh yine pırıl pırıl akacak. Ama daha önemlisi Bayburt’un içme suyunda kireç oranını ortadan kaldıracağız. Onu en sağlıklı seviyeye indireceğiz. Bu projenin de takipçisiyiz.”
Kabinedeki görev alanının çalışma ve sosyal güvenlik konularını kapsadığını anımsatan Bakan Bilgin, bu konuda değerlendirmelerle konuşmasına devam etmek istediğini belirtti.
Pandemi sürecinin dünya ekonomilerinde krizlere sebep olduğunu ve bunun Türkiye üzerinde de yansımaları olduğuna dikkat çeken Bakan Bilgin, Almanya’nın bu dönemde aylık yüzde 38’e varan enflasyon rakamlarıyla boğuştuğuna işaret etti. Bilgin, enflasyonun yıpratıcı, tahrip edici özelliklerine karşı müdahaleler yaptıklarını ve uygulamaya sokacakları daha birçok tedbir olduğunu kaydetti.
Bakan Bilgin, bakanlık olarak yapmayı planladıkları çalışmalara ilişkin şu bilgileri paylaştı: “Kamu personeli açısından ciddi sorunlara yol açan 3600 ek gösterge meselesi var. Bunu bütün kamu personelinde adalet duygusunu meydana getirecek bir denge içerisinde çözerek tarihe kavuşturacağız. Bu meseleleri çözmenin bizim işimiz olduğunu ve Mayıs ayı itibariyle de tamamlanıp dosyanın meclise intikal ettirileceği haberini bir daha paylaşmak istiyorum.”
“Enflasyonun tahribatına karşı bizim uygulayacağımız diğer sosyal politika tedbirleri var. Emeklilerimizi koruyacağız. Emeklilerimizi sosyal bakımdan korumak mecburiyetindeyiz. Geçtiğimiz yıl sonunda en düşük emekli aylığını bin 500 liradan 2 bin 500 liraya çıkardık. Bugünkü enflasyon şartlarında işçi emeklilerimizin, kamu çalışanı emeklilerimizin ve diğer emeklilerimizin maaşlarını enflasyon oranı üzerinde artırdık. Fakat enflasyonun tahribatıyla bugün bunlar yeniden gündemimizdedir. Yeniden bunlarla ilgili çalışmalarımız var. Bunları da önümüzdeki günlerde kamuoyuyla paylaşacağız. Biz çalışmalarımızı bu konuda tamamlayıp, Sayın Cumhurbaşkanımız muhtemelen 1 Mayıs’ta bu konuda da gerekli müjdeleri bütün toplumumuzla paylaşacak. Ben burada bu müjdeleri vereceğinin haberini vermek istiyorum.”
“Ülkemizin en büyük problemi istihdam. Ekonomik gelişmenin en önemli şartlarından birisi büyüme fakat istihdam oluşturan bir büyüme. Türkiye ekonomisi çok şükür bütün bu bahsettiğim sorunlara rağmen geçtiğimiz ay sanayisi yüzde 13 büyüdü. Sanayinin yüzde 13 büyümesi şunu gösteriyor; Türk ekonomisini sürükleyen güç sanayii. Yıllarca ‘Nasıl sanayileşiriz?’ bunu bütün siyasetçilerimiz dile getirdiler. Fakat inanın rahmetli Turgut Özal’dan, onun Türk ekonomisini dünyaya açan politikalarından bugüne geldiğimiz noktada çok mesafeler kat ettik. Türk ekonomisi ayda 20 milyar dolar ihracat yapan bir ekonomi haline geldi. Bu bizim için 20 sene önce hayaldi.”
“Geçtiğimiz yıl pandeminin meydana getirdiği olumsuz şartlara rağmen Türkiye bir milyon civarında istihdam oluşturdu. Önümüzdeki yıl bunu daha da artırma hedefindeyiz. Bu konuda ben iki projeyi uygulamaya koydum. Bunu Çalışma Bakanlığı’nın imkanlarıyla gerçekleştirdik; bunlardan bir tanesi İş Başı Eğitim Projesi diye bilinen, onu yeni bir şekilde istihdam olacak şekilde düzenledik. Yani bizim programlarımızdan ilave istihdam yapmak üzere işçi alanları, 3 ay ya da 6 ay çalıştırdıkları insanların parasını biz karşılayacağız. Sigorta vesaire bütün sosyal giderlerini biz karşılayacağız. Fakat karşılığında da biz 3 ay çalıştırdıysak üçle çarpılacak, 9 ay da işveren çalıştıracak. Yani bir yıla tamamlayacağız. 6 ay aldıysa onu yine üçle çarpacağız iki yıla tamamlayacağız.”
“Bu istihdam programlarının bir diğeri de Üretim Sürecine Katılım Projesi. Bunu da Üniversite mezunlarının içine alındığı ama üretim sürecinde eğitildiği, yani cnc tezgahını görmeden üniversiteden mezun olmuş, teknik bölümlerden mezun olmuş, hatta mühendis olmuş genç fabrikada tezgahın başında üç ay eğitim parasını biz vereceğiz, altı ay siz vereceksiniz. Biraz önce anlattığım model çerçevesinde istihdam garantisi şartıyla iş adamları çalıştıracak. Dolayısıyla hayali değil doğrudan istihdam politikasının kapısını bu programlarımızla üniversite mezunu gençlerimize açıyoruz. Bu program bütün gençlerimize hayırlı olsun diyorum.”
Bakan Bilgin, öğrencilere sanayide staj imkanına yönelik Türkiye genelinde destekler verileceğini açıkladı.
Sözlerinin son bölümünde vatandaşların Kadir Gecesi’ni tebrik eden Bakan Bilgin, “Allah böyle güzel günlerde, böyle güzel iftar sofralarında bizleri bir araya getirsin inşallah. Hepinize saygı sunuyor, gecesini tekrar tebrik ediyorum.” dedi.
İftar programına ev sahipliği yapan Vali Cüneyt Epcim de vatandaşları selamlayarak sözlerine başladı.
Bayburt Kalesi’nin gölgesinde Bayburt tarihine geçecek bir programda bir arada olduklarını belirten Vali Epcim, “Allah birliğimizi, dirliğimizi daim eylesin. Her zaman söylüyoruz Bayburt’ta ramazanlar bir başka geçiyor. Hepimizin bildiği gibi Ramazan ayı Kur’an ayı. Bayburt’ta da başta Kur’an hassasiyeti olmak üzere Kur’an’dan ilham alan bir yaklaşımla çok güzel bir dayanışma örneği sergilenmekte. Bu manada tüm Bayburtlularla gurur duyuyoruz.” diye konuştu.
Vali Epcim, iftar programına katılan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Prof. Dr. Vedat Bilgin’in Bayburt’a müjdelerle geldiğini ifade etti. Bakan Bilgin’in Bayburt’un sorunlarıyla yakından ilgilendiğini ve Türk irfanının örnek şahsiyetlerinden olduğuna vurgu yapan Vali Epcim, “Bugün Sayın Bakanımız Vedat Bilgin Beyefendi’yi şehrimizde ağırlamanın gururunu yaşıyoruz. Gerçekten Türk irfanını sergileyen bizlere örnek olan çok değerli bir büyüğümüz. Hocamız ve Çalışma Bakanımız bugün bizlerle. Bayburt’umuzun bütün problemlerine yaklaşımı dolayısıyla çok önemli hamleler gerçekleşiyor. Cumhurbaşkanımızın Bayburt’a olan ilgisi, sevgisi, bakanımızın özel ilgisi projelerimizin, yatırım programımızın çok daha hızlı bir şekilde ilerlemesine sebebiyet veriyor. Bakanımız bundan sonra da Bayburt’umuzun özel projeleriyle, büyük projeleriyle çok daha fazla ilgilenecek. Bugün bunu kendileri de ifade ettiler. Kendilerinin bir takım müjdeleri de olacak. Gerçekten Bayburt’umuzun önemli sorunlarına çok önemli hamleler yapmakta kendisi. Kendilerine Bayburt’un sorunlarına, projelerine desteğinden dolayı ayrıca teşekkür ediyoruz.” ifadelerini kullandı.
Vali Epcim, iftar programına toplumun tüm kesimlerinden katılım olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi: “Bayburt Anadolu irfanının kalesi bir şehir. Anadolu’nun güzelliklerini yaşatan bir şehir. Biz hep böyle devam edelim. Bir olalım, birlik içerisinde olalım. Bayburt’umuzu gelecek nesillere daha müreffeh bir şekilde taşıyalım istiyorum. Bakanıma katılımlarından dolayı tekrar çok teşekkür ediyorum. “
Vali Epcim, ayrıca geçirdiği kalp krizi sonrası iyileşerek programa katılan Milletvekili Fetani Battal’ı da yeniden aralarında görmenin memnuniyetini duyduğunu dile getirdi.
Bakan Bilgin ile Vali Epcim’in konuşmalarının ardından dua edildi. Program sonrası Bakan Bilgin ile beraberindekiler bir çay ocağında vatandaşlarla bir araya gelerek sohbet etti.
Bakan Bilgin daha sonra karayolu ile Bayburt’tan ayrıldı.