İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İç Güvenlik Strateji Başkanlığının bilim dünyası ile stratejik planlar yaparak, eylem adımları belirlediğini belirterek, "İl risk planlarının hazırlanmasında 99 üniversiteden 289 akademisyen görev aldı" dedi.
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’nın (AFAD) düzenlediği “4. Üniversiteler Afet Yönetimi Merkezleri Platformu” değerlendirme toplantısı, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun katılımıyla Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü’nde gerçekleştirildi. Değerlendirme toplantısına AFAD Başkanı Yunus Sezer ve AYMEP platformunda paylaşım yapan 34 üniversiteden akademisyenler katıldı. 34 Afet ve Acil Durum Araştırma, Eğitim ve Uygulama Merkezi’nin bulunduğu platformda merkezlerin ortak bir bilişim altyapısıyla yaptıkları çalışmalar, hazırlanan yayınlar, yapılması planlanan toplantı, çalıştay ve seminerler yer alıyor.
Toplantıda konuşan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Bizim kültürümüzde bir dua var, ’Cenab-ı Hak ilmiyle amel etmeyi nasip etsin’ der. Bugün burada yapmaya çalıştığımız daha doğrusu sadece afetlerle değil, çeşitli başlıklarla akademi dünyası ile bir araya gelerek sık sık yapmaya çalıştığımız bu anlayış ve bu duayı gerçekleştirmektir. İçişleri Bakanlığı bünyesinde böyle bir pratik geliştirdik. Ne kadar çok takip ediliyor bilmiyorum ama görev tanımımızdaki her meselede kıymetli akademisyenlerimizle, hocalarımızla uygulayıcıları bir araya getirmeye ve işbirliğini ortaya koymaya çalışıyoruz. Mesela daha dün trafik kazalarında olay yerindeki müdahale yönetiminin bir çalıştayda değerlendirilmesi amacıyla pek çok bilim insanımızla ve uygulayıcıyla bir araya geldik. Göç kurulumuz var, içinde yine akademisyenlerimiz var. Sivil toplum istişare kurulumuz var, bilim insanlarımız var. Trafik eşgüdüm kurulumuz var, yine orada bilim insanlarımız var. Uyuşturucu alanında da özellikle yine bir üst kurulumuz var ve burada hocalarımızla birlikte çalışıyoruz” dedi.
“Bilim dünyası ile stratejik planlar yapabiliyoruz”
Bakan Soylu, “İçişleri Bakanlığı hem kendi bünyesinde bilimsel araştırmalar üreten hem de bu ilişkiyi üniversiteler ve saha ile pratize eden İç Güvenlik Strateji Başkanlığımız var. Bu sayede bilim dünyası ile stratejik planlar yapabiliyoruz, eylem adımları belirleyebiliyoruz, izleme ve koordinasyon süreçlerini takip edebiliyoruz. Böyle bir alışkanlık geliştirdik mutluyuz, hem de sonuç alıyoruz. İşte bugün de aynı anlayışla afet konusunda bir aradayız. Afet Başkanlığımız kurulduğundan beri üniversitelerde bilim dünyasıyla sürekli çeşitli araştırmalar çerçevesinde temas halinde olan bir kurumdur. Birlikte daha önce de pek çok önemli çalışmalar yapıldı. Mesela 2021 yılında 81 ilde tamamladığımız ve her bir ilimizin afet risklerini tespit eden, biraz önce de İstanbul’da toplantısının bir ayağını gerçekleştirdiğimiz ‘İl Risk Azaltma Planları’ dediğimiz İRAP böyle bir işbirliğinin çıktısıdır. Sabahki toplantıda da ifade ettim, tüm il risk planlarının hazırlanmasında 99 üniversiteden 289 akademisyen görev aldı. Bir diğer önemli projemiz ARAS, yani Afet Risk Azaltma Sistemi’nde heyelan, kaya düşmesi, çığ ve obruk afetleri için envanter, duyarlılık, tehlike ve risk modellemesini Hacettepe Üniversitesi ile birlikte gerçekleştirdik. Türkiye Afet Risk Azaltma Planı TARAP’ın tüm aşamaları yine Ankara, Gazi, Hacettepe Üniversiteleri ve başka üniversitelimizin afet ve acil yönetim merkezleri işbirliğiyle tamamlanmış bulunuyor. 2021 Afet Eğitim Yılı’ydı, bu yıl 2022 Afet Tatbikat Yılımız. 2 yılın da çerçevesinde üniversitelerle protokoller imzaladık. Sıkı bir iletişim ve temas halindeyiz” diye konuştu.
“Kalan eksiklerimizi de hızlı bir şekilde tamamlamak istiyoruz”
Bakan Soylu, sözlerine şöyle devam etti:
“Bugün 4. toplantısını gerçekleştirdiğimiz AYMEP, yani Üniversiteler Afet ve Acil Durum Merkezleri Platformu tam da böyle bir yaklaşımın ürünüdür. İlk toplantısını 22 Aralık 2021 tarihinde Ankara’da hep birlikte gerçekleştirmiştik, sonrasında çalışmalar devam etti. Bizim işlerimizde önce bir hızlı başlarız, sonra bırakırız, sonra tekrar bir aklımıza gelir, sonra devam ederiz ama burada hakikaten mesele de bizim için, ülkemiz için, insan için ehemmiyeti ve burada yakalanan konsantrasyon. Bu ivmenin devamı için AFAD başkanımıza ve hocalarımıza çok teşekkür ediyorum. Bugün de inşallah ülkemizin önemli ve köklü bir afet araştırma kurumu olan, bu konuda sembol isimlerinden biri olan Kandilli Rasathanesi’nde hep birlikteyiz. AYMEP’i hayata geçirirken afetlere karşı bu ülkede üretilen tüm akademik bilgiyi uygulama sahasında elde ettiğimiz tecrübe ile birleştirmek istedik. Bu sayede atacağımız adımların verimliliğini arttırmayı, doğru tespit edilmiş sorunlarla doğru çözümler üretmeyi esas itibarıyla hedeflemiş olduk. AYMEP’in ilk toplantısına 39 üniversiteden 42 merkez katılmıştı ve bu ilk toplantımızda yakaladığımız sinerji ile bu adımları sürdürme gerekliliği bir ortak aklın ürünü olarak çıktı. İkinci toplantımızı da yine 35 üniversiteden 37 afet ve acil durum merkezimizin katılımıyla yaptık. Bu toplantıda üniversitelerimize AFAD başkanlığımızın bütün görev ve sorumluluklarını enine boyuna anlattık. Ayrıca AYMEP’in amaçlarını ve hedeflerini bu toplantıda belirledik. Sonrasında sadece Ankara ile sınırlı kalmasını istemedik. Bu itibarla üçüncü toplantımızı 17 üniversite, 21 afet ve acil durum merkezimizin katılımıyla Elazığ Fırat Üniversitesi’nde gerçekleştirdik. Şimdi de Kandilli’de dördüncü toplantımızı gerçekleştirmek için bir aradayız. İnşallah buradan da hayırlı neticelerin alınmasını arzu ediyoruz, istiyoruz. AYMEP’i hayata geçirirken önceliğimiz kurumsallaşma ve ortak bir platform oluşturulmasıydı. Bunu da büyük bir oranda sağladığımızı ifade edebilirim. Kalan eksiklerimizi de hızlı bir şekilde tamamlamak istiyoruz” ifadelerini kullandı.