AİLE ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, "14 Mayıs 1950 Demokrat Parti’nin iktidara geldiği seçim tarihidir.Vesayet odaklarının desteklediği gruplar, Türkiye’de iki iktidara karşı devrim demiştir. Biri Demokrat Parti, bir diğeri ise AK Parti’dir.
Çünkü ikisi de milletten başka hiçbir destek, hiçbir güç odağına sırtını dayamamıştır. Çünkü her ikisi de güç odaklarına ve vesayet odaklarına karşı mücadele ederek büyümüştür. 14 Mayıs boşuna seçilmedi” dedi.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, AK Parti Genel Merkezi tarafından 81 ilde gerçekleştirilen ‘Şehir Buluşmaları’ programına katılmak üzere Bursa’ya geldi. ‘2023’e Doğru Şehir Buluşmaları’ toplantısına Bakan Yanık’ın yanı sıra TBMM İnsan Hakları Komisyonu Başkanı ve AK Parti Bursa Milletvekili Hakan Çavuşoğlu, AK Parti Bursa Milletvekilleri Ahmet Kılıç, Zafer Işık, Refik Özen, Osman Mesten, Emine Yavuz Gözgeç ile AK Parti MKY üyeleri Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, AK Parti İl Başkanı Davut Gürkan, Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar ve çok sayıda partili katıldı.
Bakan Yanık, programda yaptığı konuşmada, 14 Mayıs’ta yapılacak seçimin Türk siyaseti için dönüm noktası olduğunu belirterek, şunları söyledi:
"Türk siyasi hayatının belki de en önemli ve kritik seçimlerinden biri 14 Mayıs 2023 tarihinde yapılacak. 14 Mayıs 1950 Demokrat Parti’nin iktidara geldiği seçim tarihidir. Vesayet odaklarının desteklediği gruplar, Türkiye’de iki iktidara karşı devrim demiştir. Biri Demokrat Parti, bir diğeri ise AK Parti’dir. Çünkü ikisi de milletten başka hiçbir destek, hiçbir güç odağına sırtını dayamamıştır. Çünkü her ikisi de güç odaklarına ve vesayet odaklarına karşı mücadele ederek büyümüştür. O yüzden sadece Türkiye’de iki siyasi partinin kazandığı seçimlere, devrim yakıştırması yapılmıştır. Birisi 1950 seçimleri, birisi de AK Parti’nin 3 Kasım 2002 zaferidir. 14 Mayıs boşuna seçilmedi. 14 Mayıs, cumhuriyetimizin 100’üncü yılını tamamladığı, ikinci yüzüncü yılına başladığımız Türkiye Yüzyılı olarak bugüne kadar sahip olduğumuz, bugüne kadar edindiğimiz kazanımları daha geliştirerek Türkiye’yi dünyada daha iddialı ülke konumuna başlatacağımız ikinci yüzyılın adımdır. 14 Mayıs’ta seçimlerin yapılması bir tesadüf değildir. Önümüzde kısa bir süre kaldı. Bugüne kadar yaptıklarımızı, bundan sonra yapacaklarımızı Türkiye Yüzyılı’nın ne demek olduğunu ve neyi inşa etmeye çalıştığımızı vatandaşımıza anlatmamız gerekiyor. Onların teveccühünü bir kez daha almamız gerekiyor.”