BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, partisinin Ankara’daki genel merkezinde açıklamada bulundu. Açıklamasında Eren Kış-30 Şehit Jandarma Çavuş Mehmet Sancar Operasyonu ve 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne değinen Destici, Ukrayna’daki gelişmeleri de adım adım takip ettiklerini belirtti. Destici, “Ukrayna ve Rusya’yla birlikte, bunların dışında kalan tüm bölge ve dünya devletlerinin tepkilerini, karşılıklı olarak alınan kısıtlamalar ve ekonomik yaptırımlarla ilgili gelişmeleri ve ayrıntıları, savaşın ve yaptırımların genel olarak dünya ticaretine ve ayrı ayrı bütün ülke ekonomilerine etkilerini, yaşanan gelişmeler sonrasında dünyada oluşan ve oluşacak yeni ittifakları, dünyada ve Avrupa’da yeniden oluşan siyasi, askeri, ekonomik dengeleri takip ediyoruz, analiz etmeye ve gelişmeleri öngörmeye çalışıyoruz” dedi.
“Bu durumu bir ‘istismar siyaset’ olarak görüyoruz”
Yaşanan sıkıntıların Milleti İttifakı partileri tarafından pandemi veya bir ekonomik kriz veya bir savaş ortamı yokmuş gibi kamuoyuna sunulduğunu belirten Destici, “Bu durumu bir ‘istismar siyaseti’ olarak görüyoruz ve öyle devam ettiriyoruz. Bu tip bakış ve yaklaşım tarzlarının Türkiye’nin hiçbir problemini çözmeyeceğini, hiçbir derdine deva olmayacağını, Türkiye’ye hiçbir mesafe aldırmayacağını, başta şartları istismar edenler olmak üzere herkese bir kere daha hatırlatıyorum. Dünyada ve Türkiye’de tarih kriz dönemlerinde zaman zaman siyasi tercihlerin, siyasi dengelerin değişimlere uğradığına şahitlik etmiştir. Ancak yine tarih, olağanüstü şartların etkisiyle yapılan akıl dışı duygusal tepkilerin, bilim ve sağduyudan uzak tercihlerin sonuçta o toplumlara verdiği ağır zararların olduğu sayısız örnekleriyle de dolu” açıklamalarında bulundu.
“Türkiye, bizce diplomaside şu ana kadar doğru bir yol izliyor”
Türkiye’nin kritik bir konumda yer aldığına değinen Destici, “Üzerimizdeki baskıyı taşıyabilecek, içinde bulunduğumuz süreci güven içinde atlatabilecek güce, birikime, akla ve ferasete sahibiz. Türkiye üzerinde bir baskının kurulmaya çalışıldığını da fark ediyoruz. Türkiye, bizce diplomaside şu ana kadar doğru bir yol izliyor. Cumhurbaşkanımız ve hükümetimizin şu ana kadar takip ettiği tavır ve istikameti yapıcı ve olumlu ve barışa katkı sağlayacak şekilde değerlendiriyoruz. Türkiye Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü ve işgalin haksız olduğunu hiçbir tereddüde meydan bırakmayacak şekilde dile getirmiştir” ifadelerini kullandı.
“Ben rantiyecilerle, siyasi rantiyecilerin iş birliği yaptığını düşünüyorum”
Rantçılar, fırsatçılar, stokçular ve karaborsacıları hedef alan Destici, "Özellikle bazı ürünler üzerinden spekülasyonlar yapılarak hem milletimiz telaşlandırılmakta hem de diğer taraftan da ülke ekonomisine büyük zararlar verilmekte, aynı zamanda hak etmedikleri fahiş kârlar elde etmektedirler. Son olarak bunu zeytinyağı ve ayçiçek yağı örneğinde yaşadık. Tarım Bakanı ve yetkililer açıkladı; Türkiye’nin sezona kadar bir ayçiçek yağı stok problemi olmadığını belirttiler. Peki bu nereden kaynaklandı? Bu fırsatçılar tarafından suni olarak oluşturulmuş bir krizdir. Dün Aksaray’da vali denetimleri sırasında ortaya çıkan görüntüleri gördük. Bu işi bir de siyaseten örgütleyenler var. Ben bu rantiyecilerle, siyasi rantiyecilerin iş birliği yaptığını düşünüyorum. Bunun bir ayağı da basın. Ve olmayan hadiseleri varmış gibi ya da var olanı çok abartılı bir şekilde göstererek burada hak etmedikleri kazançları kazanıyorlar. Bunun yanı sıra siyasetçi de siyasi rant elde ediyor. Bu işi yapanlara sesleniyorum; bunun size de, ülkemize de bir faydası yoktur. Tarihin hiçbir döneminde bu ülkede ayçiçek yağı, buğday, arpa ve temel gıda maddeleri gibi ürünlerde hayati bir problem yaşamamıştır. Savaş halindeki Ukrayna’da bile marketlerde bu tür görüntüler oluşmamıştır. Zincir marketler başta olmak üzere stokçulara verilen cezalar yeterli olmuyor” şeklinde konuştu.