Büyükçekmece’de beklenen Marmara depremine karşı kentsel dönüşüm çalışmaları tüm hızıyla devam ediyor.
Atatürk Mahallesi’nde riskli olduğu tespit edilen 3 blok, 24 bağımsız bölümün yıkımı kentsel dönüşüm projesi kapsamında belediye ekiplerinin gözetiminde gerçekleştirildi.
Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün, evlerinin yıkımı izleyen vatandaşlar ile birlikte yıkım bölgesindeydi. Beklenen İstanbul depremi için zamanın daraldığını ve bu konuda vatandaşlara da önemli sorumluluklar düştüğünü belirten Akgün, bugüne kadar 40 binden fazla konutun kentsel dönüşüm kapsamında yıkılarak yenilendiğini ve Büyükçekmece’de 2024 yılı sonuna kadar risk teşkil eden yapı kalmayacağını söyledi.
“BETON DENİZ KUMUNDAN YAPILMIŞ”
Belediye ekiplerinin gözetiminde yıkımı yapılan binaların beton yapısına ilişkin konuşan Akgün, “Deniz kabuklarını görüyorsunuz. Zaten betona baktığınız zaman içindeki çimento oranı da gözüküyor. Bunlar binanın ana taşıyıcısından şimdi aldığımız betonlar. İçerisinde denizin dibinde ne varsa hepsi içerisinde var. Bu bina ayakta kalamaz. Bu binanın içerisindeki insanlar ölür. Bu kadar net. Yıktığımız binaların tamamı böyle. Çünkü yıktığımız binaların tamamı 95’lerden önce yapılmış binalar. 90’dan önce diyeyim. O tarihe kadar yapılmış binaların tamamında hepsi denizden alınan kumlarla yapılmıştı. Tabii ki teknik anlamda ölçüm o zaman yapılmadığı için adam oraya en dökmüşse onu dökmüş işte. Denizden mi almış, topraktan mı almış? Sadece o değil. Yine o tarihlerde binaların temel inşaatları sırasında izolasyon denilen şey icat edilmediği için vardı ama kullanmamış vatandaş. Dolayısıyla izolasyon ve drenajlar yapılmadığı için alttan almış olduğu rutubet binanın tepesine kadar kolonlardan ve kirişlerden yukarı doğru sızarak içinde bulunan demiri de pamuk helvası haline getirmiş. Demiri de yok etmiş” dedi.
“HEDEFİMİZ 2024 SONUNA KADAR TEHLİKE ARZ EDEN BİNALARI YOK ETMEKTİR”
Başkan Akgün şöyle konuştu:
“Büyükçekmece’de kentsel dönüşüm bütün hızıyla devam ediyor. Bildiğimiz bir gerçek var. 1999 depremini yaşadıktan sonra bütün bilim insanları İstanbul’u büyük bir depremin sarsacağını, büyük zayiatlar olacağını söylüyor. Dolayısıyla boş duramayız, oturamayız. Planlarımızı, projelerimizi 2000 yılından itibaren yeniden düzenledik. Bilim insanlarıyla, kendi ekibimizle, teknik elemanlarımızla, vatandaşımızla gücümüzü birleştirdik. Büyükçekmece’de şu ana kadar depremde yıkılıp altında kalabileceğimiz 40 binden fazla konutumuzu yeniledik. Bugün de burada yine hızımızı devam ettiriyoruz. 3 bloktan oluşan 21 konutu yıkıyoruz ve 21 aileyi de kurtarıyoruz. Bu binayla ilgili dikkat çekeceğim en önemli nokta şudur. Teknik elemanlar daha iyi bilir. C35 civarında olması gereken beton yani betonun güçlülüğünü ifade eder bu. 35 olması gereken değer burada 3 ile 8 arasında çıkıyor. Yani depremin büyük olmasına gerek yok. Direkt burayı etkileyecek olan 5, 5.5 büyüklüğündeki depremin bu binaları yıkması çok normal ve doğaldır. Çünkü 35 olması gereken bir değer 3, 8, 9 arasında çıkıyorsa burada laf bitmiştir. Biz vatandaşımız ile birlikte Büyükçekmece’de olası depremde can ve mal kaybını asgariye indirmek için çalışmamamıza devam edeceğiz. Bu bizim hedefimiz 2024 sonuna kadar Büyükçekmece’de tehlike arz eden binaların yok edilmesidir ve şehrin yenilenmesidir.”
Akgün, Büyükçekmece’nin en büyük sorununun İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi tarafından imar planı onaylanmayan bölgeler olduğunu hatırlatarak şunları söyledi:
“Kumburgaz sahillerinde imar planlarımızın henüz Büyükşehir Meclisi tarafından yapılmamış, çıkartılmamış olması Tepecik ve Türkoba bölgelerimizdeki imar planlarının hala Büyükşehir Meclisi’nde bekliyor olması belimizi bükmektedir. Burada vuku bulacak depremde mal ve can kaybımız yüksek olacaktır.”