Liv Hospital Samsun Beslenme ve Diyet Kliniği’nden Dyt. Aysun İpek, 22 Mart Dünya Su Günü’nde su içmenin önemi hakkında bilgilendirmede bulundu. Vücudumuz için en önemli besinin su olduğunun altını çizen Diyetisyen Aysun İpek, “Kaslarımızın yüzde 75’i, kemiklerimizin yüzde 22’si, kanımızın yüzde 83’ü sudan oluşur. Ayrıca metabolizmamızda gerçekleşen tüm kimyasal ve enzimatik reaksiyonların, termal dengenin, ruhsal durumun bile kontrolünde su gereklidir. Tüm bu nedenlerle yeterli miktarda su içilmediğinde metabolizmanın yavaşlaması beklenen bir durumdur” diye konuştu.
Suyun faydaları göz ardı edilmemeli
Dyt. Aysun İpek, beden açısından suyun önemine değinerek suyun faydalarını ve görevlerini şöyle sıraladı:
“Hücrelere gerekli oksijen ve bileşenleri taşır. Mineral ve diğer bileşenlerin vücut tarafından emilebilir hale gelmesini sağlar. Vücut ısısını dengeler. Kalp çalışmasını destekler. Konsantrasyon ve beynin çalışmasında etkilidir. Cildi temizler. Böbrek ve karaciğer hastalık riskini azaltır. Vücuttan toksinlerin atılmasını sağlar. Egzersiz performansının düşmesini engeller.”
Dyt. Aysun İpek, birçok metabolik süreçte suyun elzem olduğunun altını çizdi.
Ne kadar su içilmesi gerektiği hakkında da bilgi veren Dyt. Aysun İpek, “Çay ya da kahve su yerine kısmen geçer. Ancak sadece çay kahve tüketip suyu hiç içmiyorsanız, sağlıksız sonuçlara yol açabilir. Gün içinde en az 1 litre su tüketilmelidir. Su ihtiyacı kişiden kişiye değişir. Ağır spor yapmak, terlemek, emzirme gibi durumlarda su ihtiyacı 4 -5 litreye kadar çıkabilir. Normal koşullarda günde 1,5-2,5 litre su mutlaka tüketilmelidir. Unutmayın, su depolanmaz. Her gün karşılanması gereken bir ihtiyaçtır. Kilo veremiyorsanız, sık sık başınız ağrıyorsa, eklem ağrılarınızdan yakınıyorsanız, kabızlık probleminiz varsa, odaklanmakta güçlük çekiyorsanız, suyunuzu düzenli tüketmeyi ihmal etmeyin” şeklinde açıklamasını sonlandırdı.