Tüketicilerin çevresel konulara ilişkin farkındalığının artması, pek çok sektörde olduğu gibi, kozmetikte de dinamiklerin baştan yazılmasına sebep oluyor.
Sentetik bileşenler içeren kozmetik ürünlerinin hem insan sağlığı hem de çevre için küresel çapta tehdit oluşturması sürdürülebilir, bitki bazlı ve vegan ürünlere talebi yükseltiyor. 90 gün boyunca dermatolojik testlerden geçirdiği yeni ürünlerini tanıtan yerli kozmetik markası ise bu kapsamda sağlıklı ve vegan kozmetiklerle sürdürülebilir bir geleceğe katkıda bulunmayı hedefliyor.
Pandemiden bu yana çevre duyarlılığının artması birçok endüstride olduğu gibi kozmetikte de dinamikleri yeniden belirliyor. Sentetik bileşenler içeren kozmetik ürünlerinin gerek insan sağlığı gerekse çevre için küresel çapta tehdit oluşturması sürdürülebilir, bitki bazlı ve vegan ürünlere talebi yükseltirken, tüketiciler hayvanlar üstünde test edilmeden üretilen kozmetik malzemeleri daha çok tercih ediyor. Fortune Business Insight'ın konuya dair gerçekleştirdiği araştırmaya göre, 2021’de 15,87 milyar dolar büyüklüğe ulaşan küresel vegan kozmetik pazarının 2028’e kadar 24,79 milyar dolara yükselmesi bekleniyor. Tüketicilerin bilinçli alışveriş modelini benimsemesiyle birlikte, vegan kozmetik pazarının her yıl ortalama yüzde 6,57 büyüyeceği öngörülürken, ülkemizdeki geniş bir tüketici topluluğu da sürdürülebilir ve vegan ürünlerin arayışına giriyor.
Kimyasal bileşenli ürünlerin olumsuz etkisi ve çevreye dair duyarlılığın artması nedeniyle vegan kozmetik ürünlerinin trend haline dönüştüğünü, öte yandan bu ürünlerin hayvanlar üzerinde denenmesine karşı olduklarını belirten The Daiyz Kurucusu İlknur Dilek Şahan, şu açıklamada bulundu:
“Geleceğe ve sağlığa ilişkin artan endişeler tüketicileri vegan ürünlere yönlendiriyor. Bitki bazlı kozmetik ürünler vitamin, mineral gibi doğal maddelerden yapılıyor ve zararlı kimyasal maddeler içermiyor. İnsan ve çevre sağlığını odağımıza aldığımız ürünlerimizde kaliteyi ve güveni her zaman en üst seviyede tutuyoruz. Sağlık Bakanlığı onaylı ürünlerimizin hammaddesinden paketlenmesine kadar sürdürülebilirlik ilkelerini uyguluyoruz. Geçtiğimiz aylarda çıkardığımız D ve A serisi olmak üzere 2 yeni far paletimizle sürdürülebilir, vegan kozmetik ürünlerini thedaiyz.com üzerinden ve yakında açılacak mağazalarımız üstünden yaygınlaştırıyoruz.”
90 GÜN BOYUNCA DERMATOLOJİK TESTLERDEN GEÇTİ
İki far paleti serisini de çıkarmadan önce yoğun bir Ar-Ge süreci gerçekleştirdiklerini aktaran İlknur Dilek Şahan, markanın ürünleri hakkında şu bilgileri paylaştı:
“Şu an D ve A serisi olmak üzere 9'lu iki yeni far paletimiz bulunuyor. Bu paletler tüm tüketicilerin rahat bir şekilde kullanabileceği ve farklı seçeneklerle kombinleyebileceği renklerle tasarlandı. D serisi daha koyu yüksek pigmentli renklerden, A serisi ise çiçek tonlarının eşlik ettiği soft renklerden oluşuyor. Far paletlerini hassas göz yapısına sahip insanlar da kolaylıkla kullanabiliyor. 90 gün boyunca dermatolojik testlerden geçirdiğimiz ürünlerimizle her gruptan tüketiciye hitap etmekten ve onlarla aramızda güven bağı yaratmaktan mutluluk duyuyoruz.”
AMBALAJLAR GERİ DÖNÜŞTÜRÜLMÜŞ KARTONLARDAN
Ürünlerinin helal sertifikalı ve vegan olduğunun altını çizen The Daiyz Kurucusu İlknur Dilek Şahan,“Ürünlerimizin operasyonel süreçlerinden son alıcıya ulaştırılmasına kadarki tüm aşamaları kapsayan doğaya saygılı bir sistem oluşturduk. Sürdürebilirliğe dair benimsediğimiz prensipleri üretimden paketlemeye kadar uzanan tüm süreçlerde göz önünde bulundurduk. Hayvanlar üzerinde test etmeden ürettiğimiz ürünlerimizin kutularında plastik yerine geri dönüştürülmüş kartonları kullandık. Sürdürülebilir ve vegan ürünleri yaygınlaştırmayı misyon ediniyoruz. Bu kapsamda yalnızca ülkemizde değil global pazarlarda da boy göstererek daha fazla tüketiciye ulaşmayı ve herkes için daha yaşanabilir bir geleceğin mümkün olduğunu kanıtlamayı hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.