Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 31 Mayıs Dünya Tütünsüz Günü Gençlik Buluşması’nda konuştu.
“Biz gençlik yıllarımızdan beri bu mücadelenin en ön safında olduk"
Dünyanın geçtiğimiz yıllarda korona virüs salgını ve bunun yol açtığı vahim sonuçlarla yüzleştiğini ifade eden Erdoğan,” Halbuki tütün salgını önlenebilir hastalık ve ölüm sebepleri arasında ilk sırada yer alması sebebiyle en büyük küresel sağlık tehdididir. Dünyada her yıl 7 milyon, ülkemizde 100 bin insanın tütün kullanımına bağlı hastalıklardan öldüğü gerçeğine rağmen maalesef bu salgınla mücadelede henüz arzu ettiğimiz yerde değiliz” dedi.
Tütün ürünleriyle mücadelede gençlik yıllarından bu yana en ön saflarda olduğunu ifade eden Erdoğan,” Biz gençlik yıllarımızdan beri bu mücadelenin en ön safında olduk. Kendi yakın çevremizden başlayarak karşılaştığımız herkesi tütün ürünlerinin zararlarına karşı ikaz ediyor, hatta varsa sigara paketine el koyuyoruz” ifadelerini kullandı.
En etkin mücadeleyi bizim gerçekleştirdiğimizi kimse inkar edemez
Tütün, alkol, ve uyuşturucuyla mücadelenin etkin bir şekilde sürdürüldüğünü ifade eden Erdoğan, “Hükümetimizin sağlık ve gençlik politikalarını tütün, alkol, uyuşturucu gibi insan vücuduna zararlı ürünlerin kullanımıyla mücadele eksenli olarak bunu sürdürdük. Ülkemizde kapalı mekanlarda sigara içme yasağından yüksek vergi uygulamasına kadar tütün ürünleri kullanımıyla en etkin mücadeleyi bizim gerçekleştirdiğimizi kimse inkar edemez. Araştırmalar bu sayede ülkemizde sigara kullanımında kısmi bir gerileme yaşandığını da gösteriyor” açıklamasında bulundu.
Erdoğan, ”Gerçi bilinen sigara markaları yerine nargile, puro, elektronik sigara gibi ürünlere yönelerek bu mücadelenin arkasından dolanmak isteyenler de yok değil. Ama biz hepsinin de farkındayız. Mücadelemizi tüm tütün ürünlerini, hatta daha ötesinde bağımlılığa yol açan her türlü maddeyi içerecek şekilde genişleterek sürdürüyoruz. Gençlerimiz için rol modeli olacak başarılara sahip sizlere, bu mücadelemize verdiğiniz destek için şahsım, milletim adına teşekkür ediyorum" dedi
"Eğer elinde sigara varsa paketi almaya yelteniyorum"
Geçtiğimiz aylarda Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde açılan sigara sergisini anımsatan Erdoğan, ”Biz milletimizi çok seviyoruz, insanımızı çok seviyoruz. Onun için de gerçekten sigara içiyorsa diyoruz ki ‘seni sevdiğimiz için özellikle gel sigarayı bırak.’ Eğer elinde sigara varsa paketi almaya yelteniyorum. Vatandaşımı sevdiğim için yapmam gereken ona zarar verecek bir şeyi ondan alıp ondan kurtarmak. Burada da böyle ufak sigara müzesi de neredeyse kurduk. Tabii karşımdaki tabloya baktığım zaman bayağı güzel işler yapmışız” diye konuştu.
"14 Yıl önce annemden sigara paketini almıştınız"
Programda 2008 yılında Yeşilay’ın ’Sigaranı da Beni de Yakma’ kampanyasında kullanılan kamu spotunda oynayan Berat Efe Parlar’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan ile olan diyaloğu ilginç diyaloğunda Parlar “Tam 14 sene kamu spotunu çektiğimizde Ankara’ya sizlerin yanına gelmiştim. Annemle beraber gelmiştim. Anneme ’Sigara kullanıyor musunuz?’ diye sormuştunuz, o zaman annem ’Maalesef kullanıyorum’ demişti. Siz de ’Acilen bırakman lazım’ demiştiniz. Annem şu anda kanser hastası, bir hastalıkla mücadele ediyoruz 8 senedir. Doktorun anneme ilk sorusu ’Sigara kullanıyor musun?’ oldu. Annem o soruyu duyduktan sonra sigarayı bıraktı. Annem o gün bugündür ne sigara içer, ne de yanında sigara içirtir. Annemden sigara paketini almıştınız” dedi.
‘Elinde sigara varsa paketi almaya yelteniyorum’
Erdoğan, sigaranın zararının kapalı alanlarda daha fazla olduğuna vurgu yaparak, “Sigaranın kapalı mekandaki zararı açık mekandakine göre çok çok daha zararlı. Doktorun ilk sorusu ’Sigara içiyor musun?’ Bunu kime soruyor, kanserli hastaya soruyor. Sigara içiyorsa ’Seni sevdiğimiz için gel sigarayı bırak’ diyorum. Elinde sigara varsa paketi almaya yelteniyorum Cumhurbaşkanı olarak. Yapmam gereken ne? Ona zarar verecek bir şeyi ondan almak. Burada da ufak sigara müzesi de neredeyse kurduk. Karşımızdaki tabloya baktığımda güzel işler yapmışız” diye konuştu.
Söz alan, çocuk hekimi Dürdane Merve Yılmaz, “Arkadaşlarımızın anlattığı durumları hastanemizde her gün yaşıyoruz. Polikliniğimize iyileşmeyen solunum yolu enfeksiyonu rahatsızlığı ile gelen hastalarımıza ‘evinizde sigara içiyor musunuz’ sorusuna ‘evet’ yanıtı alıyoruz. Sigara içen ebeveyni ile telefonda görüşmemizi bile isteyenler oluyor. Mekanın kısıtlılığından dolayı arabada içilmemesini temenni ediyoruz” ifadelerini kullandı.
Araç içerisinde sigara kullanımının yasak olduğunu ancak buna uyulmadığını söyleyen Erdoğan,, “Bizde de araçta sigara kullanmak yasak; ama bu yasağa herkes uyuyor mu, maalesef. Bir yandan araç kullanıyor, bir yandan da sigara içmeye devam ediyor. Ben araçtan işaret ediyorum ‘at’ diye; ama umurunda değil. Stadyumlardaki olumsuz tezahüratların ortadan kalması için hanımları da statlara alalım. Hanımları görünce belki erkekler olumsuz tezahüratta bulanmaz; dedik ama nerede. Sigaraya gelince stadyumlarda hiç mi hiç dinlemeden kadını da erkeği de sigaraya stadyumlarda devam ediyor. Bu kurusu, sulusu da var. Oralara yanında şişesi ile gelip polislere rağmen bira ve farklı farklı onları da içenler var. Hem kuru hem sulu, bunların hepsi kime zarar, ‘o stadyumda sporcuları seyredeyim’ diye gelen benim vatandaşıma zararı oluyor, kötü tezahürata da neden oluyor. Zaman zaman kavgaya da neden oluyor” açıklamasında bulundu.
"Çocuklar dumansız ortamda büyümesi gerek"
Paletli Yüzme Sporcusu Ömer Faruk Saydam ise Astım hastalığını yenmek için yüzmeye başladığını ve bu sayede hastalığını yendiğini belirtti. Saydam," Sigara dumanına maruz kaldığımda çok fazla nefes darlığı çekiyordum. Ben buradan çocukların dumansız bir ortama büyümesi gerektiğini söylemek istiyorum” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençler ile sohbete basket maçından geldiğini belirterek “Ben de buraya basket maçından geliyorum. Bayağı skor yaptım, 36 sayı yaptım. 50’nin 36’sı bizde. Biz kazandık” ifadelerini kullandı.
Milli Sporcu Serbest Dalgıç Şahika Encümen, dalışlarda izmaritler ile karşılaştığını söyledi.Encümen, “İzmarit doğada 10 yıl kalabiliyor. İzmaritleri balıklar da yiyor. Hem astım hastası hem milli sporcu olarak sigaranın soluduğumuz havaya ne kadar etki ettiğini biliyorum. Gezegeni zehirlemesinden dolayı da çok büyük üzüntü duyuyorum” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan bunun üzerine “Astım hastası olarak özellikle solunum adeta alınamayan bir zemine doğru inişi, çok çok ilginç. Bunu nasıl başarıyorsun” diye sordu.
Şahika Encümen, “Dezavantajı avantaja dönüştürdü, bu da spor sayesinde oldu. Spor yaşama döndürdü” cevabını verdi.
‘Doğal su kaynaklarımız kirleniyor’
Paralimpik Milli Yelkenci Miray Ulaş, “Yelkende dünya üçüncüsüyüm. Hayatımız suya bağlı. Doğal su kaynaklarımız kirleniyor. 4.5 milyon izmarit yeryüzüne atılıyor, çoğu denizlerimize geliyor. Filtreler dünyada en yaygın 10 plastik atık içerisinde yer almaktadır. Boğaz’da da çok fazla izmarit atıklarına denk geldim. Pasif içiciliğe maruz kaldığım dönemde rahatsızlandım ve antrenmanlara katılamadım” şeklinde konuştu.
‘Nargileye yönelik bazı hazırlıklar yapıyoruz’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, elektronik sigaranın da zararlarının olduğunu belirterek, “Elektronik sigara falan söylüyorlar, bunların hepsi aldatmaca. Hepsi nasıl para kazanırız, bunun yolları. Elektronik sigara denilen öbüründen farklı değil. Hem keseye hem vücuda zarar veriyor. Fırsat vermeyeceğiz, elimizden geleni yapacağız. Son zamanlarda nargile olayı ortada. Nargile sigaradan daha az zararlı değil, çok daha fazla zararı var. Zarardan da milletimizi kurtarmak içi buna yönelik de bazı hazırlıklar yapıyoruz” dedi.
‘Elon Musk ile görüşmemde sigaraya karşı mücadeleye de harcamasını isteyeceğim’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Elon Musk’la ilk görüşmemde diyeceğim ki ‘bu sigara tüketimine karşı mücadeleye de harca’. Sigara karşıtı reklamlara biraz para harcamasını isteyeceğim. Buna da harcarlarsa bu işi çok daha çabuk başarırız. Dijitalle propaganda işimizi zor sokuyor” ifadelerini kullandı.
‘Sigara, alkol bağımlılığı beni ciddi manada rahatsız ediyor’
Erdoğan, sigarada vergi artışına ilişkin ise şu değerlendirmeyi yaptı; “Vergiyi devamlı arttırıyoruz, bundan da çok rahatsızlar. Hem suluda hem de sigarada arttırıyoruz. Hayret, aç sefil geziyor ama onu almaktan geri durmuyor, rakıyı, birayı almaktan geri durmuyor. Yeter ki alayım diyor. Bana doktor kardeşlerimiz kızacak, ne yazık ki onların da gerek sigara gerek alkol bağımlılığı beni ciddi manada rahatsız ediyor. Doktor dediğimizde doktorların birinci derecede sigara içmemesi lazım, alkol almaması lazım. Onlar örnek olacak, onların örnek olması ile başarıya gideceğiz. Hele hele bunun ilmini yapanlar bizi ciddi manada üzüyor, doktorlarımızdan çok ciddi seferberlik bekliyoruz, onlar adım atmalı. O adım ile beraber seferberliği yaygınlaştırmamız lazım. Kanser hastalarının sayısı azalsın istiyoruz. Tütün bir tarafa nargilesi bir tarafa, elektrikli sigara bir tarafa, bir de bakıyorsunuz 2-3 yaşındaki çocuklarda elinde telefon. Bu telefonu bırakmıyor, annesi almaya çalışırsa annesinin üzerine gidiyor. Bunun mücadelesini televizyonda zaman zaman veren anneleri görüyoruz. Neredeyse annesine elindeki telefonu atacak derecede ileriye giden çocuklar var. Bu bağımlılık da mücadele edeceğimiz alan haline geldi. Bakıyorsunuz 3-4 yaşındaki çocuklar bu işin yaşam mücadelesini veriyor, elinden bırakmıyor,, kendini yerden yere vuruyor. Bu ortak mücadeleyi halkımız evlerinde vermek sureti ile çocuklarımızı bu bağımlılıkla kurtarma başarısını gösterirler."