KARADENİZ Bölgesi'nde 6 ili kapsayan, 15 maddelik 'İklim Değişikliği Eylem Planı' çerçevesinde, Trabzon'da dere yataklarında tespit edilen riskli yapılar arasındaki Tonya'da yer alan Kastan Deresi üzerine yıllar önce inşa edilen 5 katlı bina ile çevresindeki 33 yapının yıkımı bekleniyor.
Dere debisinin yükseldiği günlerde tedirginlik yaşayan yapı sahipleri, kentsel dönüşüm kararının uygulanmasını istiyor. Peyzaj Mimarları Odası Başkanı Ahmet Hacıfettahoğlu, "Dünyada eşi benzeri olmadığını düşündüğüm derenin her iki tarafında taşıyıcı kolonlar üzerine 5 katlı yapı inşa edilmiş. Bu binanın kesinlikle bir an önce bertaraf edilmesi gerekir" dedi.
Karadeniz'de şiddetli yağışlarla birlikte can ve mal kayıplarına neden olan sel ve heyelanlar üzerine Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı; Artvin, Rize, Trabzon, Giresun, Ordu ve Samsun illerini kapsayan 15 maddelik 'İklim Değişikliği Eylem Planı' hazırladı. Eylem planı kapsamında, bölgede 19 bin akar dere, 131 bin kuru dere ile 1430 kilometre yol üzerinde inceleme yapıldı. İncelemede; ilk etapta, dere yatağında bulunan ve iklim değişikliği nedeniyle risk altında olan yapıların taşınması gerektiği tespit edildi. Bu kapsamda illerde başlatılan kentsel dönüşüm çalışmaları sürüyor. Trabzon'da dere yataklarında tespit edilen riskli yapılar arasında bulunan Tonya ilçesindeki Kastan Deresi üzerine yıllar önce inşa edilen 5 katlı bina ile çevresindeki 33 yapının yıkımı bekleniyor. Sağanak etkisiyle debinin yükseldiği günlerde tedirginlik yaşayan yapı sahipleri, alınan kentsel dönüşüm kararının uygulanmasını istiyor.
‘BİNA DERENİN ÜZERİNDE’
Kastan Deresi üzerine inşa edilen 5 katlı binaya komşu evi bulunan Aytek Hamit Cora, yapıların eski olduğunu ve yağmurlu havalarda derenin rüsubatla tıkanarak sele neden olmasından korktuğunu belirtti. Cora, "Daha birkaç gün önce şiddetli yağmurlar yağdı. Derenin sesi işletmemin içerisine gelince ürperiyorum. Paralar dereye gitmesin diye kasayı boşaltıp çıkıyorum. Yanımızdaki bina derenin üzerinde, benim işyerim biraz daha toprak üstünde ama sonuçta bunlar 1950’lerde yapılmış. Binaların yıkılıp yeni projelerin hayata geçirilmesini isteriz ama mağdur olmamamız lazım" diye konuştu.
‘SEL OLURSA HERKES ZARAR GÖRÜR’
Derenin yakınında iş yeri bulunan Erkan Cora da "Burası babamdan bana miras kaldı. Derenin burada olması tabi ki tehlikeli. 90’lı yıllardaki gibi bir sel felaketi olsa bundan herkes zarar görür. Kentsel dönüşüm başladığında hakkımız verirlerse anlaşmaya varırız" dedi.
Hasan Kalyoncu ise ilçenin içinden geçen Kastan ve Fol Deresi'nde 2 ayrı tarihte sel felaketi yaşandığını söyledi. Kalyoncu, "1935’te yaşanan selde Kastan Deresi'nin vadisi heyelanla suyun önünde baraj oluşunca biriken su barajı patlatıp şehri basmış. İlçede kentsel dönüşüm olacağından söz ediliyor. Dere yatağına bitişik yapılmış binalar var. Sel veya taşkın olursa bu binalar tehlike yaratacak. Bu projenin yapılması doğru olur ancak binaların birinin yıkılıp diğerinin kalması doğru olmaz. Eşit şekilde davranılarak bu projenin uygulanmasının bir mahsuru yok” diye konuştu.
'BU YAPILAR BERTARAF EDİLMELİ'
Kastan Deresi'nde geçmişte defalarca taşkın yaşandığını söyleyen Tonya Belediyesi Fen İşleri Müdürü ve Peyzaj Mimarları Odası Başkanı Ahmet Hacıfettahoğlu ise şunları kaydetti:
"Taşkın oluşturduğu için çevresini duvar yapmak suretiyle taşkınların önüne geçilmeye çalışılmış ancak bu durum suyu daha fazla hızlandırdığı için tehlike oluşturabiliyor. Defalarca taşkın yaptığından her yerini beton dökerek taşkının önüne geçilmeye çalışılmış ancak şu an dere olmaktan çıkmış bir menfeze, kanala dönüşmüş durumda. Dere üzerine 5 katlı bina yapıldı, çevresinde de çok sayıda riskli bina var. Dünyada eşi benzeri olmadığını düşündüğüm, derenin her iki tarafında taşıyıcı kolonlar üzerine 5 katlı yapı inşa edilmiş. Bu binanın kesinlikle bir an önce bertaraf edilmesi gerekir. Riskli 33 binanın kentsel dönüşüm projesi kapsamında rezerv konut alanları oluşturularak yıkılması planlanıyor."