Her yıl dünyada 600 bini aşkın kadında rahim ağzı kanseri vakası saptandığını ve 300 bini aşkın vakada kansere bağlı ölüm görüldüğünü söyleyen Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op.Dr. Canan Yılmaz, 1-31 Ocak Rahim Ağzı Kanseri Farkındalık Ayı’na özel açıklamalarda bulundu.
Erken tanının önemine dikkat çeken Emsey Hospital'dan Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Canan Yılmaz, “Rahim ağzı kanseri, Dünya’da en sık görülen kanserler arasında 4. sırada bulunuyor. Ülkemizde en sık görülen 9. kanser türü olan rahim ağzı kanserinin görülme sıklığı çok yüksek olmasına karşın önlenebilir bir kanser türüdür. Rahim ağzı kanserinin erken döneminde genellikle belirti görülmez. Bu nedenle de düzenli olarak tarama yapılması büyük önem taşır. Düzenli tarama yaptıran kişilerde rahim kanseri kaynaklı ölüm riski yok denecek kadar azdır. Pap smear testi ile kişileri taramak ileri evre kanser riskini yarı yarıya azaltabilir” dedi.
RAHİM AĞZI KANSERİNDE RİSK FAKTÖRLERİ
Rahim ağzı kanserinde risk faktörlerine de değinen Op. Dr. Yılmaz, “Rahim ağzı kanserinin nedenleri neredeyse tamamen aydınlatılmış, bilinir durumdadır. 40-55 yaş arası kişilerde risk daha yüksek olmakla birlikte birçok risk faktörü vardır. Erken yaşta adet görmek, genetik faktörler, düşük sosyoekonomik düzey, tütün tüketimi, çok eşlilik, erken yaşta gebelik ve doğum (20 yaşından önce), çok sayıda gebelik ve doğum yaşamak (3 ve üzeri), cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar, sebze ve meyve yönünden yetersiz beslenme, uzun süre doğum kontrol hapı kullanımı, genital hijyenin sağlanmaması, düzenli olarak tarama yaptırmamak risk faktörleri arasında sayılabilir" diye konuştu.
BELİRTİLER GÖZ ARDI EDİLMEMELİ
Rahim ağzı kanserinin asemptomatik olduğunu söyleyen Op. Dr. Yılmaz, “Rahim ağzı kanserinin erken döneminde semptomlara pek rastlanmaz. Erken dönemde konulan tanılar genelde tarama testlerinden hareketle konulur. Semptom gösterenler de düzensiz adet, aşırı kanama ve ilişki sonrası kanama gibi şikayetlerle başvurur. Bazı hastalarda kötü kokulu vajinal akıntı görülebilir. Geç dönemde ise idrarda kan görülmesi, dışkıda kan görülmesi ve pelvik veya bel ağrısı gibi belirtiler görülebilir. Bu belirtiler görüldüğünde mutlaka doktora başvurulmalıdır" ifadelerini kullandı.
DÜZENLİ TARAMA YAPTIRILMALI
Diğer kanser türlerinde olduğu gibi rahim ağzı kanserinde de erken teşhis büyük önem taşır. Erken evrelerinde tedavisinin başarı oranı neredeyse yüzde yüz olan rahim ağzı kanserinde erken teşhis için düzenli tarama yaptırmanın önemini vurgulayan Op. Dr. Canan Yılmaz, şunları kaydetti:
"Günümüzde rahim ağzı kanseri, kansere bağlı ölümler arasında çok geride kalıyor. Taramanın bundaki rolü büyük. Taramanın başlıca hedefi, rahim ağzı kanserini önleme amacıyla, hastalığın erken teşhis edilmesi ve tedavinin zamanında yapılmasıdır. Rahim ağzı kanserinde tarama yöntemleri yaş gruplarına göre farklılık gösterse de 20 yaşından sonra her kadının üç yılda bir Pap smear, 30 yaşından sonra beş yılda bir HPV ve Pap smear testi kombinasyonu olan co-test taraması önerilir. 65 yaş üstü kadınlara tarama yapılması önerilmemektedir."