HATAY'ın Antakya ilçesinde depremde evleri yıkılan Mehmet Nasif (52) ile Yasemin Öcal (40) çifti ile 3 kızı, 33 saat sonra enkazdan yaralı olarak kurtarıldı.
Öcal çifti ile 2 kızı, Adana Şehir Hastanesi'nde tedavi olup, taburcu edildi ancak büyük kızları Sude Lal Öcal'dan (19) bir daha haber alamadı. Üniversite öğrencisi kızının bulunmasını isteyen anne Öcal, "Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Hastanesi'nden nereye sevk edildi, bilmiyoruz. Sude'den günlerdir hiçbir haber alamıyoruz" dedi.
Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından Hatay'ın Antakya ilçesi Ürgenpaşa Mahallesi'ndeki Taşır Apartmanı da yıkıldı. 2 katlı binanın zemin katında oturan 3 çocuk annesi Yasemin, eşi Mehmet Nasif, kızları Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Türk Dili Edebiyatı 1'inci sınıf öğrencisi Sude Lal, 10'uncu sınıf öğrencisi Nisa (15) ve ilkokul 1'inci sınıf öğrencisi Beren Öcal (7), enkaz altında kaldı. Öcal ailesi, 33 saat sonra enkazdan yaralı olarak kurtarıldı. Öçal çifti ile 2 kızı önce Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Hastanesi'ne ardından Adana Şehir Hastanesi'ne sevk edildi. Çift ile 2 kızları 18 gün süren tedavi sonrası taburcu edildi ancak enkazdan çıkarılan büyük kızları Sude Lal Öcal'dan bir daha haber alınamadı.
'OLAĞANÜSTÜ BİR SARSINTIYLA BİNA ÜZERİMİZE ÇÖKTÜ'
Deprem sırasında yaşadıklarını anlatan Mehmet Nasif Öcal, "Hafif başlayan sarsıntı ile uyandım. Çocuklarıma ve eşime seslendim. Kaçmaya çalışırken deprem şiddetini artırdı. Olağanüstü bir sarsıntıyla bina üzerimize çöktü. Kızlarım ile koridorda enkaz altında kaldım. Eşim ise mutfak bölümünde beton yığınlarının arasında kaldı. Depremde bacağıma kolon düştü. Her artçı sarsıntı ile molozlar biraz daha üzerimize düşüyordu. Saatler ilerledikçe hayatta kalmak için mücadele etmek biraz daha zorlaşmaya başladı. Çocuklarımız bize, 'Bizi buradan kurtarın' diye bağırırken çaresiz kalmak, el uzatamamak; çok kötü bir duyguydu. Allah, bu duyguyu kimseye yaşatmasın. Enkaz altında 33 saat kaldık. Arama-kurtarma ekipleri, gelene kadar arada bir kimsenin bizi kurtarmaya gelmeyeceği düşüncesine kapıldık ama çocuklara yansıtmadık. O anlarda tek motivasyonumuz; çocuklarımızdı. Bu yüzden pes etmedik" dedi.
'ENKAZDAN ÖNCE SUDE ÇIKARILDI'
Enkazda kaldıkları süre boyunca çok büyük bir korku yaşadıklarını dile getiren Yasemin Öcal da "Sude, enkaz altında nefes alamadığını söylüyordu. Panik atağı da vardı. O yüzden ilk önce durumunun kötü olduğunu tahmin ettiğim Sude'yi çıkarmalarını istedim. Önce Sude, sonra Nisa ardından Beren enkazdan çıkarıldı. Sıra bana geldi. Parmaklarım ve kolum enkazda sıkışmıştı. Beni de çıkarmayı başardılar. İlk gördüğüm şey; gökyüzü oldu. Hemen çocuklarımı sordum, gösterdiler. Hastaneye aynı ambulansla götürmelerini istedim. Fakat ambulanslarla aynı hastaneye götürüleceğimizi söylediler" diye konuştu.
'SUDE'DEN GÜNLERDİR HİÇBİR HABER ALAMIYORUZ'
Kızları Nisa ve Beren ile kaldırıldıkları Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Hastanesi'nden Adana Şehir Hastanesi'ne sevk edildiklerini, daha sonra büyük kızları Sude Lal'a bir daha ulaşamadıklarını söyleyen Öcal, "Taburcu olup, enkazdan çıkarıldıktan sonra bize müdahale eden sağlık ekiplerine ulaştık; Sude'yi sorduk. Enkazdan çıkarıldıktan sonra ambulansa alınan Sude'nin 2 kez kalbinin durduğu, kalp masajının ardından hayata döndüğü söylendi. Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Hastanesi'ne kadar herhangi bir sağlık problemi yaşamadığı da belirtildi. Fakat şu an kızımın akıbeti belirsiz. Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Hastanesi'nden nereye sevk edildi, bilmiyoruz. Sude'den günlerdir hiçbir haber alamıyoruz. Kızımızın en kısa zamanda bulunmasını istiyoruz" dedi.