Erzincan’da yaz mevsimi ile birlikte kene ısırması ile ortaya çıkan Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) vakalarında artış yaşanıyor. Mengücek Gazi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde görev yapan Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Faruk Karakeçili, bu artışın ağustos-eylül ayına kadar devam edeceğini söyledi. Uzmanlar; ateş, halsizlik, eklem ağrıları gibi bulguları olan kişilerin araziye çıkıp çıkmadığının yanı sıra çiftçilik yapıp yapmadığını sorguluyor. Erzincan’da mayıs ayı itibariyle vakalar görülmeye başlarken 8 kişiye KKKA tanısı koyuldu. Bu kişilerden 2’sinin durumunun ağır olduğu öğrenildi.
KKKA özellikle Orta Anadolu ve Doğu Karadeniz’in Orta Anadolu’ya komşu illeri başta olmak üzere özellikle Kelkit Vadisi sahasında her yıl birçok vaka görülüyor. Hastalığa Erzincan’ın merkezinde ve ilçelerinin kırsal kesimlerinde de yaygın olarak rastlanırken, bu yıl da yine Tokat’ta yılın ilk vakası görülmüştü. Uzmanlar tarafından önümüzde ki günlerde KKKA vakalarının artarak devam edeceği öngörülüyor.
Erzincan Mengücek Gazi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde görev yapan Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Faruk Karakeçili havaların ısınmasıyla birlikte önümüzdeki süreçte de geçen yıl olduğu gibi vaka sayılarında artış olacağını belirterek, “Kırım Kongo Kanamalı Ateşi her yıl bölgemizde gördüğümüz bir hastalık. Hala varlığını ciddi anlamda sürdürüyor. Biz normalde son 10 yıldır, 2019’da ki pandemi dönemine kadar, 30 - 40 civarında vaka görüyorduk. Ancak son 2 yılda bu sayıda ciddi bir artış tespit ettik. Yani yılda 30 - 40 vaka görürken, son 2 yıl 100 civarında vaka gördük ve biraz daha ağır seyretti vakalar. Bir diğer önemli nokta Erzurum, Sivas gibi vakaların yoğun olarak görüldüğü çevre illerle de görüştüğümüz zaman oralarda da benzer durum söz konusuydu. Bu sene çok yağışlı ve biraz da soğuk geçti. Ekim - kasım ayına kadar vaka görülecektir. En büyük vaka yoğunluğunu mayıs ayından itibaren görüyoruz ve haziran - temmuz aylarında pik yapıyor her yıl olduğu gibi. Bu açıdan da kırsal bölgede bulunan vatandaşlarımıza da özellikle uyarılarda bulunmak istiyorum. Hastalık Covid-19 ile de benzer bulgularla seyrediyor. Ateş, kas ağrısı, halsizlik vs. gibi bulgularla gelip kanamayla seyredebiliyor ki, ciddi ölümlere sebep olabiliyor. Bu açıdan da kırsal bölgede bulunan vatandaşlarımızın hastalıklara karşı uyanık olması, şikâyetleri başladığı zaman, bu tarzda bulgular görüldüğü zaman hemen sağlık kuruluşlarına başvurmaları gerekiyor ki, tanı konan hastalar da erken müdahale ve tedavi ile biz gerekli destek ve bakımı verebilelim” dedi.
’Keneden korunmak için yapılması gerekenler’
Doç. Dr. Faruk Karakeçili vatandaşlara alabilecekleri tedbirler konusunda da uyarıda bulunarak, “Kırsal bölgeye giden veya piknik yapmaya gidenlerde neler yapılabilir? Hepimizin bildiği gibi keneler yerde diyoruz. Uçmuyor ve ağaç üzerlerinden vs. üzerimize düşmezler. Mesela en basit ve en etkili yöntemlerden biri, pantolan paçalarının çorap içine sokulması, açık renk kıyafet giyinilmesi, sandalet yerine kapalı ayakkabı giyinilmesi, eğer kırsal bölgeye biz gidiyorsak böcek kovucu ilaçları pantolon paçalarına veya ayaklarımıza sıkılması gibi çok basit önlemler alınabilir. Bir diğer önemli nokta da kırsal kesimden dönüşte mutlaka üzerimizi kontrol edeceğiz. Kene yapışır ama biz fark etmeyebiliriz. Eğer varsa bizim bulmamız gerekmektedir” diye konuştu.
Erzincan İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Erkan Hirik ise, okullarda ve kırsal alanlarda tarım ile uğraşan vatandaşlara bilgilendirme faaliyetleri gerçekleştirdiklerini kaydederek, “Kırım Kongo Kanamalı hastalığı kene ile bulaşan zoonotik bir hastalıktır ve bulaştığı zaman erişkinlerde çok ağır seyredebiliyor. Bu hastalıktan korunmanın en iyi yolu bu hastalığa hiç bulaşmamak ve keneyle bulaştığı için koruyucu tedbirleri almak. Yaşadığımız coğrafyada Erzincan. Özellikle endemik kabul ettiğimiz bir yer. Her yıl nisan ayı ile eylül ayı arasında artan bir vaka sayıları görüyoruz. Bu endemik yaşadığımız coğrafyada özellikle tarım işçileri ve kırsal bölgede yaşayan insanlar, hayvancılıkla yaşayan insanlar bu hastalık için risk grubunu oluşturuyor. Biz de her yıl bahar aylarından itibaren bununla ilgili gerekli çalışmaları yaparak, halkımızı bu hastalığa karşı gerekli bilgileri vererek korumak gibi bir amacımız var. Okullarda, kırsal bölgedeki tarımla uğraşan vatandaşlarımıza, mevsimsel tarım işçilerine yoğun şekilde hedef kitlesi olarak eğitimlerimiz devam ediyor. Bununla ilgili Halk Sağlığı Birimi ve Toplum Sağlığı Birimi sahada vatandaşlarımızı uyararak önlemlerin, tedbirlerin alınması için gerekli çabayı gösteriyorlar” ifadelerini kullandı.