- Bu yıl 27’ncisi gerçekleşen COP27 2022 zirvesi yani ‘Taraflar Konferansı’ 6 Kasım'da Mısır’ın Şarm El-Şeyh kentinde başladı.
18 Kasım’a kadar devam edecek zirvede birçok başlık ele alınırken İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dr. Öğr. Üyesi Barış Gençer Baykan gelişmiş ülkelerin kayıp ve zarar fonunun kurulmasına yanaşmadığını belirtti.
Mısır'ın Şarm el-Şeyh kentinde gerçekleştirilen Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 27'nci Taraflar Konferansı'na yaklaşık 190 ülkeden 40 binin üzerinde katılımcı, 100'den fazla devlet lideri ve politika yapıcı katılıyor. 27. Taraflar Konferansı’nın en önemli gündem maddelerinden biri de ‘kayıp ve zarar mekanizması finansmanı’. Kayıp ve zarar, iklim değişikliğinin azalttım veya uyum yoluyla önlenemeyen yıkıcı etkilerini ifade ediyor.
“2024’E KADAR HERHANGİ BİR KARAR ÇIKMASI BEKLENMİYOR”
Konu ile ilgili Yeditepe Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümü Başkan Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Barış Gençer Baykan, gelişmekte olan ve en az gelişmiş ülkelerin iklim değişikliğine tarihsel olarak katkısının çok az olduğunu, iklim kaynaklı felaketlerden ise en çok onların etkilendiği değerlendirmesinde bulundu. Barış Gençer Baykan, “Gelişmiş ülkeler ise iklim krizinde büyük tarihsel sorumlulukları olmasına rağmen bunu kabul edip tazmin etmeye yanaşmıyorlar.” ifadelerini kullandı.
Örnek veren Baykan, küresel karbon emisyonlarında yüzde 0,8 payı olan Pakistan’ın Haziran ayında yaşadığı sel felaketleriyle 30 milyar dolarlık hasar ile karşı karşıya kaldıklarını, Pakistan İklim Değişikliği Bakanı Şeri Rehman’ın, zengin ülkelerin iklim krizinden etkilenen ülkelere tazminat borcu olduğunu söylediğini belirtti.
Uzun yıllardır süren tartışmaların ardından kayıp ve zarar mekanizması finansmanının ilk kez Taraflar Konferansı’nın resmi müzakere gündemine dahil edildiğini hatırlatan Dr. Öğr. Üyesi Barış Gençer Baykan, “2024’e kadar herhangi bir karar çıkması beklenmiyor” dedi.
Gelişmekte olan ülkeler kayıp ve zararın COP27 gündemine resmi olarak eklenmesi çağrısında bulunmuşlar ve bazıları konferansta finansman düzenlemeleri konusunda somut kararlar görmeyi umduklarını dile getirmişlerdi.