Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Mahmut Gürcan, Kocaeli’nin Gebze ilçesinde gerçekleştirilen bir programa katıldı. Gürcan, programda hazırlanan stantları da gezerek, yetkililerle sohbet etti, bilgi aldı.
Günümüz dünyasında yeni işler kurmaya ve teknoloji odaklı işlere yönelen girişimcilik faaliyetlerinin, ülkelerin rekabet gücü ve kalkınmasına katalizör olan temel unsurların başında geldiğini belirten Mahmut Gürcan, "Ülkemizde özelikle son 10 yıldır girişimcilik ekosistemi giderek gelişiyor. Genç nüfusumuzun, üniversitelerimizin, teknoparklarımızın da katkısı ile hızla gelişen bu sistemi bizler de kamu olarak yakından gözlemliyor ve sisteme karşı bütüncül bir yaklaşım geliştiriyoruz. Bu sistemin başarılı olabilmesi girişimlerin daha fikir aşamasındayken ihtiyaç duyduğu finansmanı hızla ve düşük maliyetle karşılamasına bağlı. Bu nedenle dünyadaki uygulamalarla uyumlu yeni finansman yöntemleri geliştirmeye çalışıyor, verdiğimiz teşvik ve desteklerle sistemin gelişmesine katkı sağlıyoruz. Meslek yatırımcılık sistemi, üst fonlara kaynak aktarımı ve girişim sermayesi fonlarına doğrudan kaynak aktarımı mekanizmaları ile girişimcilik ekosistemine sağlanan desteklerin uygulama ve izleme görevi Bakanlığımızca yerine getiriliyor. Böylece finansmana erişimde sıkıntı yaşayan çekirdek, başlangıç ve erken aşama şirketlerine yönelik uzun vadeli finansman imkanlarının sağlanması için alternatif modeller ve araçlara öncü katkı veriyoruz” dedi.
“Güçlü büyüme oranını, yakaladığımız yüzde 7.3’lük büyüme oranıyla sürdürüyoruz”
Göreve geldikleri 2002 yılından bu yana eğitimden sağlık ve savunma endüstrisine, ulaştırmadan turizme, bankacılıktan kamu mali yönetimine, sanayi altyapısından ihracat, enerji ve girişimcilik ekosistemine bir çok alanda Türkiye’ye önemli kazanımlar sağladıklarını aktaran Gürcan, “Bu süreçte kriz, salgın ve savaş gibi olumsuzluklara rağmen tesis ettiğimiz makro yardımıyla gösterdiğimiz güçlü büyüme performansını, 2020 yılı içerisinde yakaladığımız yüzde 7.3’lük büyüme oranıyla sürdürüyoruz. Son dönemde yüksek iç taleple birlikte ihracatın güçlü seyretmesi dengeli büyümeye önemli katkı sağlıyor. Yılın ilk çeyreğinde büyümede iç talebin katkısı 3.9 iken dış talebin katkısı 3 buçuk puan olarak gerçekleşmiştir” diye konuştu.
“İhracatımız cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdı”
İstihdam edilen kişi sayısının 30 milyon kişiye ulaştığını kaydeden Gürcan, “İhracatımız 2022 mayıs ayında yıllıklandırılmış olarak 242.6 milyar dolara yükselerek cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdı. Güçlü büyümenin işgücü piyasasında da olumlu yansımalarını görüyoruz. Mart ayı itibarıyla yıllık bazda 1,7 milyon yeni istihdam oluşturduk. İstihdam edilen kişi sayısı salgın öncesi seviyenin üzerine çıkarak yaklaşık 30 milyon kişiye ulaştı. Kapasite kullanım oranı ve perakende satışlar gibi öncü göstergeler büyümenin yılın ilk çeyreğinde de olumlu devam ettiğine işaret ediyor. Salgının sebep olduğu tedarik zincirindeki bozulmalar ve arz ve talep uyumsuzlukları ile küresel enerji ve emtia fiyatlarındaki artışlar yanında döviz kuru gelişmeleri enflasyonun diğer ülkelerde olduğu gibi ülkemizde de yükselmesine sebep oluyor. Enflasyonla mücadeleyi etkin bir şekilde sürdürmeye kararlıyız. Bu amaçla, başta temel gıda olmak üzere vatandaşlarımızın refahını korumak için bir dizi ürün ve hizmette KDV indirimi yaptık. Dış ticaret tedbirleriyle bunu destekledik. Ayrıca, Fiyat İstikrarı Komitesi ve Gıda Komitesi bünyesinde enflasyona yönelik yapısal sorunlara ve arz şoklarına karşı alınacak tedbirleri değerlendiriyor, arz güvenliği ve istikrarının geliştirilmesi için çalışıyoruz” şeklinde konuştu.
“Firmalara 150 milyar lira tutarında finansman imkanı sağlıyoruz”
Dengeli büyümeyi sürdürmek, finansal istikrarı ve fiyat istikrarını sağlamak üzere tasarladıkları Türkiye Ekonomi Modeli’ni kararlı bir şekilde uyguladıklarının altını çizen Gürcan, “Modelin odağında yüksek katma değerli üretimi teşvik ederek yatırımı, ihracatı ve istihdamı arttırmak yer alıyor. Önümüzdeki süreçte katma değerli üretimi artırarak küresel değer zincirlerinde üst sıralara çıkmayı ve kalıcı olarak cari dengeyi sağlamayı hedefliyoruz. Bu hedeflere ulaşmak için en önemli politika araçlarımızdan birisi selektif kredi yaklaşımımız. Selektif Kredi Politikamızı hedeflerimizle tutarlı bir şekilde adım adım hayata geçiriyoruz. Bu politikamız çerçevesinde son dönemde girişimcilik ekosistemine katkı sunmak amacıyla 6 farklı girişimci modeline yönelik finansman desteğini hayata geçirdik. Ayrıca ihracata dönük yatırımlara ve turizm sektöründe döviz kazandırıcı hizmet veren firmalara 150 milyar lira tutarında uzun vadeli finansman imkanı sağlıyoruz” ifadelerini kullandı.
“6 Türk şirketi 1 milyar dolar değerlenmeyi geçerek unicorn oldu”
Sundukları cazip teşviklerin ve gelişen ekosistemin meyvelerini son yıllarda toplamaya başladıklarını kaydeden Gürcan, “2021 yılı Türk girişimcileri için oldukça iyi geçti. Türkiye’de start-upların aldığı yatırımlar 2021 yılında bir önceki yıla göre 21 kat artarak 3,2 milyar dolara ulaştı. Şu ana kadar 6 Türk şirketi 1 milyar dolar değerlenmeyi geçerek unicorn, 2 şirketimiz ise 10 milyar dolar değerlenmeyi geçerek decacorn oldu. 2023’e kadar Türk unicorn sayısının 10’a çıkmasını hedeflemekteyiz” ifadelerine yer verdi.