AMERİKA Birleşik Devletleri'nde (ABD) 15 yıldır yapay doku ve organ basımıyla ilgili çalışmalar yapan Türk bilim insanı Prof.Dr. İbrahim Tarık Özbolat, canlı hücreler kullanarak gerçek dokuya çok yakın 3 boyutlu kanser modellemeleri geliştirdi.
Modellemeler üzerinde, kansere çare olması beklenen T hücrelerinin kullanıldığı immün terapi ve CAR-T gibi yeni tedavilerin etkinliği araştırılırken, yeni ilaç keşifleri de yapılıyor.
Türk bilim insanı Prof. Dr. İbrahim Tarık Özbolat ve ekibi, ABD'deki Penn State Üniversitesi'nde canlı hücrelerin katman katman basılması ile gerçeğe en yakın dokuların oluşturulmasını sağlayan biyobasım teknolojisi ile 3 boyutlu kanser modellemeleri geliştiriyor. Bu modellemeler üzerinde, kanser hastalığında T hücrelerinin kullanıldığı immün terapi ve CAR-T gibi yeni tedavi yöntemlerinin etkinliğini araştırılıyor. Ayrıca bu modellemeler, yeni ilaç çalışmalarında hayvan deneylerinin yerine geçebilecek ve daha doğru yanıtların alınmasını sağlayacak test platformu olarak da kullanılabiliyor. Proje amaçlı yurt dışındaki üniversitelerde faaliyette bulunabilmesine imkan sağlayan 'sabatik izin' kapsamında geldiği Adana'daki Çukurova Üniversitesi'nde doku mühendisliği, 3 boyutlu kanser modelleri ve kanser immunoterapisi üzerine çalışmalarını sürdüren Prof. Dr. Özbolat, bu zorlu hastalığa umut olacak projesini DHA'ya anlattı.
İMMÜN TERAPİ VE CAR-T TERAPİSİ NASIL UYGULANIYOR?
ABD'de 2017'de FDA onayı aldıktan sonra klinik anlamda hız kazanan insan bağışıklık hücreleri olarak bilinen T hücrelerinin kullanıldığı immün terapi ve CAR-T gibi yeni yöntemlerle ilgili bilgi veren Prof. Dr. İbrahim Tarık Özbolat, "Kanser hastasından alınan kan örneği laboratuvara gönderilerek o kandan bağışıklık hücreleri ayrıştırılıyor. Bu hücreleri sentetik biyoloji tekniğiyle mühendisliğini yaparak istediğiniz kanser türüne özgü yani o kanseri tanıyacak, başka hücrelere zarar vermeyecek şekilde programlayabiliyorsunuz. Hazırlanan akıllı hücreler daha sonra hastaya geri enjekte ediliyor ve etkisi görülmeye başlanıyor. Ancak yarım milyon doları bulan pahalı bir teknoloji ve genellikle kan kanseri ile lenf kanserinde kullanılıyor" dedi.
3 BOYUTLU KANSER MODELLEMELERİ GELİŞTİRİLİYOR
Bu terapilerin etkinliğinin araştırıldığı 3 boyutlu kanser modelleri geliştirdiklerini belirten Prof. Dr. Özbolat, "Biyobasım teknolojisi kullanarak canlı hücreleri katman katman basıp 3 boyutlu doku yapısı çıkarıyoruz. Gerçek dokuya, gerçek tümöre çok yakın, tümörün dış kısmında bulunan diğer hücre tiplerine de çok yakın, damarlaşmış bir yapı oluşturuyoruz. Bu yapıyı milimetrenin altındaki boyutlarda olan küçük çiplerde yapıyoruz. Bu modeller, çeşitli ilaçların keşfedilmesi için ya da CAR-T, immün terapi, ozon terapi gibi değişik terapilerin geliştirilmesi için kullanılabilecek platformlar. Platform dediğimizde mekanik bir şey düşünmeyin. Bunlar tamamen biyolojik hücrelerden oluşmuş canlı yapılar oluyor" diye konuştu.
KANSER TERAPİLERİNİN KATI TÜMÖRLERDEKİ ETKİSİ ARAŞTIRILIYOR
Prof. Dr. Özbolat, genellikle kan kanseri ile lenf kanserinde kullanılan CAR-T ve immün terapi gibi yeni yöntemlerin akciğer, pankreas, meme kanseri gibi katı tümörler üzerindeki etkinliğini de bu modellemeler sayesinde araştırılabildiklerini kaydetti. Özbolat, "3 boyutlu biyobasım ile yapılmış katı tümör dokularını kullanarak immün hücreler, bağışıklık hücreleri, CAR-T'ler hatta kemoterapi ilaçları bu sistemin içerisine nasıl giriyor, sistemde diğer hücre tipleriyle ya da kanser hücre tipleriyle ne gibi bir etkileşim halinde diğer dokulara zarar veriyor mu, sadece tümör dokusunu mu öldürüyor, ne derece etkili öldürüyor; bunu inceliyoruz. Önümüzdeki yıllarda umarım bu katı tümörler için de güzel yanıtlar alınmaya başlanacak" dedi.
YENİ İLAÇLAR MODEL DOKULARDA DENENİYOR, ÇALIŞMAYA HIZ KATIYOR
3 boyutlu kanser modellemelerinin yeni ilaçların keşfedilmesinde de kullanıldığının altını çizen Prof. Dr. Özbolat, "İlaç denemelerinde hastaya geçişten önce hayvan deneyleri yapılıyor. Ancak hayvanlardaki fizyoloji insanlara uymuyor. Dokular tıpa tıp aynı değil ve ilaçlar hayvanda başarılı olsa da insandaki klinik deneylerinde başarılı olamayabiliyor. Bu yüzden tekrar tekrar başa dönüp ilacı tasarlamanız gerekiyor. Bu da ilaç başarılı olup piyasaya çıktığında SMA ilaçları gibi maliyetli olmasına neden oluyor. Bizim yaptığımız 3 boyutlu modellemelere de hayvan deneylerinin yerine geçebilecek ve yapılan ilaç çalışmalarını kısa bir sürede bitirebilecek ve daha doğru yanıtların alınmasını sağlayacak test platformları diyebiliriz. Örneğin meme kanseri hastasının bir tümör biyopsisinden 3 boyutlu bir biyobasım yöntemiyle 3 boyutlu damarlı bir tümör dokusu yapabiliyorsunuz. Daha sonra bu yeni gelişen ilaçları sisteme enjekte edebilir ve sistemin nasıl bir yanıt verdiğini görebilirsiniz" diye konuştu.