SAADET Partisi (SP) Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Kamu Personel Seçme Sınavı (KPSS) ile ilgili iddialara yönelik, "KPSS sınavları yeni bir skandala sahne oldu.
Çalındı mı, verildi mi, belli kesimlere torpil mi geçildi; ne yapıldıysa yapıldı. Maalesef yine burada bir hile gündeme geldi. İktidar bu konuda da sınıfta kaldı. Yüz binlerce gencimizin umudu çalındı, hayalleri yıkıldı" dedi.
SP lideri Karamollaoğlu, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, geçen hafta sonu Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) tarafından düzenlenen 2022 KPSS lisans oturumuyla ilgili iddiaları değerlendirdi. Karamollaoğlu, "ÖSYM kapsamındaki KPSS sınavları yeni bir skandala sahne oldu. Artık adına ne derseniz deyin; çalındı mı, verildi mi, belli kesimlere torpil mi geçildi, ne yapıldıysa yapıldı. Maalesef yine burada bir hile gündeme geldi. İktidar bu konuda da sınıfta kaldı. Yüz binlerce gencimizin umudu çalındı, hayalleri yıkıldı. Önce ÖSYM iddiaları reddetti, iktidara yakın olanlar da reddettiler ancak sonra gerçekler ortaya çıkınca cumhurbaşkanı tarafından gece yarısı bir görevden alma gerçekleştirildi. Aslında bu önemli bir adım, bunu kabul ediyorum; ancak içinde bulunduğumuz şartların vehametini anlamak bakımından önemli. Yoksa bir kişiyi görevden almak, başka birtakım tayinleri yeniden yapmak hiçbir mana ifade etmiyor" diye konuştu.
'BU YOL ÇIKMAZ SOKAK'
Dünya gündemiyle ilgili de konuşan Karamollaoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İslam coğrafyası başta olmak üzere uzun zamandır yeryüzünde akan kan durmadı. Yüz binlerce insan hayatını kaybetti, milyonlarcası yaralandı ve yine bir o kadar insan da evlerini, vatanlarını terk etmek zorunda kaldı. Emperyalist planlar, siyonist hayaller, paraya ve kana doymak bilmeyen bir avuç insan yüzünden. Şimdi yine Pasifik üzerinde, Tayvan sınırında Çin ve ABD, Balkanlar'da da Kosova ve Sırbistan hattında bir gerilim var. Yine aynı bilindik senaryolarla karşı karşıyayız. Bu yolun sonu belli, bu yol çıkmaz sokak. Bölge ülkelerimiz başta olmak üzere, dünya genelindeki tüm ülkeler artık bu senaryolara figüran olmayı çok açık bir şekilde reddetmelidirler. Bugün bir kez daha ve en yüksek sesle şu ilkeleri hatırlama ve hatırlatma zamanıdır; savaş değil, barış. Çatışma değil, diyalog. Çifte standart değil, adalet."