İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi’nin üçüncü gününde konuşan Gelecek Partisi Ekonomi Politikaları Başkanı Kerim Rota, gelir adaletsizliğine değinerek, gençlere umut verecek ikinci nesil toplum sözleşmesine ihtiyaç duyulduğunu söyledi. Rota, “Bu sözleşmede kapsayıcı, katılımcı ve çoğulcu bir demokrasi olmalı. Hukukun üstünlüğü, ifade özgürlüğü, devletin şeffaflığı, liyakata saygı olmalı. Akla ve bilime saygı, servetin hakça paylaşıldığı bir sözleşme olmalı” dedi.
Gelecek Partisi Ekonomi Politikaları Başkanı Kerim Rota, İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi’nde “Son Yüzyılda Tasarruflarla İmtihanımız: İkinci Yüzyılda Ne Yapılmalı?” başlıklı bir konuşma yaptı. Kerim Rota, dünyada en büyük ekonomik sorunun enflasyonun ardından, gelir veya servet dağılımı bozukluğu olduğunu belirtti. Servet dağılımı konusunda durumun gençler açısından vahim bir noktaya geldiğini anlatan Rota, gençlerin bu kısır döngüden kurtulması için bir şeylerin yapılması gerektiğini ifade etti.
Gelir adaletsizliğine dikkat çekti
1981 yılı sonrasında doğan kuşağın gelir ve servete ulaşmasının artık daha da zorlaştığını ifade eden Rota, “Çünkü çok daha rekabetçi ve emeğin değerinin daha az olduğu dünyada yaşamak zorundalar. 1990 sonrası doğanlar için bu durum çok daha zor. Yoksul bir ailede doğan çocuğun yoksul olma ihtimali artık daha yüksek. 1980'lerde doğan bir çocuğun, ailesinden daha fazla para kazanma durumu yüzde 40'lara kadar düştü” diye konuştu.
“Mutlak yoksulluk geri döndü”
Yaşanan bütün olayların sonunda güven probleminin ortaya çıktığını ifade eden Rota, şunları söyledi: “Devlete güven olmayınca da yatırımları finansa edecek tasarrufların vadesi de kısalıyor. Dünyada gelir ve servet dağılımı çok ciddi şekilde bozuluyor. Soğuk savaşın sonunda kurulan hayaller farklıydı. Çalışkan ve üretken olanların ödüllendirileceği bir dünya hayali kuruldu. Yüksek enflasyon sonunda 'bitti' dediğimiz mutlak yoksulluğun geri dönmesine neden oldu. Gelir adaletsizliği eğitimin vasatlaşmasına, istihdamın azalmasına ve reel ücretlerin düşmesine neden oldu. İyi eğitim alamayan gençler hayata bir sıfır yenik başlıyor. Gençlere umut verecek ikinci nesil toplum sözleşmesine ihtiyaç var. Bu sözleşmede kapsayıcı, katılımcı ve çoğulcu bir demokrasi olmalı” dedi