KIZILAY Genel Başkanı Kerem Kınık, kan stoklarının asgari seviyeye yakın olduğunu belirterek, "Zorlanmamak, kötü şartlara da hazır olabilmek adına vatandaşlarımızı kan bağışına bekliyoruz" dedi.
Kınık, "Biz bu stoklar 50 binin altına seyretmeye başladığı zaman kampanyalarımıza ve çağrılarımıza ağırlık veriyoruz. Kış döneminde, yaz tatillerinde, ramazanda ve özellikle covid ve grip benzeri enfeksiyonların arttığı dönemlerde bağışlarımızda düşme eğilimi söz konusu oluyor. Şu anda da böyle bir kampanya döneminin içerisindeyiz; vatandaşlarımıza, özellikle düzenli kan bağışçılarımıza çağrıda bulunuyoruz" diye konuştu.
Türk Kızılay Genel Başkanı Dr. Kerem Kınık, Çapa Kan Bağış Merkezi'nde açıklamalarda bulundu. Kınık, Kızılay'a ait istatistikler, ihtiyaçlar ve kış mevsimine yönelik düzenlenen 'Kan Dostumuz Olun, Bu Kış Da Umut Olun' kampanyası hakkında bilgi verdi.
"TROMBOSİT İHTİYACIMIZ FAZLA"
Mevcut kan stok durumu ile ilgili konuşan Kınık, "Kızılay kan stokları asgari seviyenin altında değil ama o seviyeye yakın diyebiliriz. Dolayısıyla asgari seviyenin altına düşmemek için, daha duyarlı olup en kötü şartlara karşı hazır durumda beklememiz gerekiyor. Şu anda herhangi bir hastamız kan sıkıntısı sebebiyle herhangi bir problem yaşamıyor lakin zorlanmamak, kötü şartlara da hazır olabilmek adına vatandaşlarımızı kan bağışına bekliyoruz" dedi.
Kan bağışının aşamalarından bahseden Kınık, "Tam kan olarak aldığımız bağışı üç farklı bileşene ayırıyoruz. Bunlar eritrosit, trombosit ve plazma. Bizim özellikle trombosit ihtiyacımız fazla çünkü trombosit ömrü 5 gün ile sınırlı bir bileşen. Hızlı bir şekilde alınıp hastaya nakledilmesi gerekiyor. Özellikle kanamalı hastalarda, kanser rahatsızlığı olan vatandaşlarımızda trombopeni (kandaki trombosit sayısı azlığı) durumu söz konusu olduğunda acil durumda nakletmemiz gerekebiliyor. Aferez yani kanın bileşenlere ayrılması yöntemiyle aldığımız bir bileşendir. Aferez, trombosit bağışçılarımızı da bekliyoruz. İlaveten ender bulunan kan grupları daha fazla sıkıntıya yol açıyor. Özellikle Rh negatif olanlar, en kıymetli bağışçılarımızdan 0 Rh negatif gibi tüm kan gruplarına kan verebilenler anahtar rolü taşıyor. Acil durumlarda bu kan grupları ekstra olarak hayat kurtarıcı. Bu kan gruplarında olan vatandaşlarımızı da ilave olarak hassasiyet göstermesini ve bağışta bulunmasını talep ediyoruz" diye konuştu.
"STOKLARIN 50 BİNİN ÜZERİNDE OLMASI GEREKİYOR"
Türkiye'nin yıllık 3 milyon ünite kan bağışına ihtiyacı var vurgusu yapan Kınık, "Kan bağışlarını 1200 civarında hastanemiz bileşen olarak 4.5 -5 milyon hastaya naklediyor. Kızılay olarak Türkiye genelinde 300 noktada bağışları topluyoruz. Günlük yaklaşık 8-9 bin ünite ihtiyacı karşılamakla birlikte olağanüstü durumlar, afetler için ve anlık fazla ihtiyaç için de kan bankalarında stok tutuyoruz. Bu stokların 50 binin üzerinde olması gerekiyor, 100 bin ise güvenli rakamdır. Biz bu stoklar 50 binin altına seyretmeye başladığı zaman kampanyalarımıza ve çağrılarımıza ağırlık veriyoruz. Kış döneminde, yaz tatillerinde, ramazanda ve özellikle covid ve grip benzeri enfeksiyonların arttığı dönemlerde bağışlarımızda düşme eğilimi söz konusu oluyor. Şu anda da böyle bir kampanya döneminin içerisindeyiz; vatandaşlarımıza, özellikle düzenli kan bağışçılarımıza çağrıda bulunuyoruz. Tekrar söylediğimiz gibi vatandaşlarımızın şunu bilmesini isteriz, kan acil bir ihtiyaç değil, sürekli bir ihtiyaç. Çünkü, bunun bir miadı var, eritrosit 42 gün, trombosit 5 gün yaşıyor. Biz bu süreler içerisinde kanı alıp hastaya nakletmek zorundayız. Kan uzun süre depolanabilen bir madde değil. Önümüz kış ve Ramazan da yaklaşıyor, özellikle düzenli bağışçılarımıza çağrıda bulunuyoruz" ifadelerini kullandı.