Kentsel dönüşüm projelerinde yükümlülüğün fazla olması ve maliyetlerin yüksekliği sebebiyle müteahhitlerin bu projelerden kaçındığını ifade eden MİMDER Başkanı Hamza Can, Kredi Garanti Fonu’nun (KGF) deprem bölgesi dışındaki kentsel dönüşümlerde devreye girmesini istedi.
Ankara Ticaret Odası Meclis Üyesi ve Mamak İnşaat Müteahhitleri Derneği (MİMDER) Başkanı Hamza Can yaptığı yazılı açıklamada, "Kentsel dönüşümde yapım işini üstlenen yapı müteahhidince yapı ruhsatı alınmadan önce yapı yaklaşık maliyet bedelinin yüzde 10’u kadar teminatın idareye verilmesi mecburiyeti bulunuyor. Bunun yerine sigorta süreci geliştirilmeli ve yatırılacak teminat müteahhit firma tarafından imalata yönlendirilmelidir. KGF sadece deprem bölgelerinde değil, tüm riskli alanlarda geçerli olmalıdır. Yine yapı denetim ücretleri çok yüksek. Yerel yönetimlerin kentsel dönüşümde sıkı bir denetim mekanizması işleterek bu maliyeti düşürmesi gerekmektedir.
Üçüncü olarak da satışlardaki kısıtlamalar müteahhitleri sıkıntıya sokmakta ve işletme sermayesinin azalmasına yol açmaktadır. Yapı maliyetlerinin de yüksek olması sebebiyle müteahhitler kentsel dönüşümlerden kaçınmaktadırlar. Önerilerimiz dikkate alınırsa kentsel dönüşümlerde özel sektör kamuya çok ciddi katkı sunmuş olur" ifadelerini kullandı.
Türkiye olarak depremin acısının, yıkıcılığının, felaketinin Kahramanmaraş merkezli son depremlerden sonra bir kez daha yaşandığını ifade eden Mamak İnşaat Müteahhitleri Derneği Başkanı Hamzca Can, "Hem depremin yaşandığı hem de diğer şehirlerimizin risklere karşı yeniden yapılandırılması gerekmektedir. Bunu yaparken günü kurtarma yerine şehirlerimizi estetik hale getirmek, modernleştirmek, geleceğe göre dizayn etmek ve güzelleştirmek gibi bir zorunluluğumuz bulunmaktadır" dedi.
"Kentsel dönüşüm heyecan vermeli"
Kentsel dönüşüm süreçlerini planlar ve uygularken, sosyal boyutu öne çıkarma mecburiye olduğunu aktaran Başkan Hamza Can, "Kentsel dönüşümün endişe oluşturan değil, heyecan verici bir kavram haline gelmesi gerekmektedir. Kentsel dönüşüm, Türkiye’nin tamamını ilgilendiren ve ülkenin yerleşme dokusunu bütünüyle etkileyen bir konudur. Şimdi aklıselim ile düşünerek bu durumu planlamalıyız" ifadelerine yer verdi.
Hamza Can, açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Kentsel dönüşümü sadece kent içindeki afete karşı riskli yapıların yeniden inşası ve yeni yapılaşma alanlarının açılması olarak ele alınması, ileriki zamanlarda daha büyük problemlerin ortaya çıkmasına neden olacaktır. Sanayi tesislerinden kültürel ve sosyal alanlara kadar her noktanın planlanması gerekmektedir. Barınmak ne kadar önemli ise üretim tesisleri de bir o kadar önemlidir. Yine özellikle orman ve mera alanlarının yapılaşmaya açılması gibi hassas konuların dikkatle düşünülerek tekrar ele alınması gerekliliği vardır."