BAŞKAN ERKİŞ: “KADINA ŞİDDETİN ADRESİ SAYILABİLECEK TOPRAKLARDAYIZ MAALESEF”
Saray Belediye Başkanı Özgen Erkiş, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü münasebetiyle emekçi kadın personellerini birimlerinde ziyaret etti. Emekçi kadın çalışanlarının günlerini kutlayıp, karanfil hediye eden Başkan Erkiş şunları ifade etti:
“Kültürel geleneğimiz kadını felsefik olarak ön planda tutmuşsa da gündelik hayatta kadın haklarının büyük bir gerileme yaşadığını görmekteyiz. Bir kanadımız ne dersek diyelim Ortadoğu’ya dönük. Hal böyle olunca sizlerin kadın, anne ve emekçiler olarak hem emeğin hakkını savunmak hem kadının hakkını savunmak hem de anne olarak gelecek kuşakların hakkını savunmak bakımından önemli ödevleriniz var. Hele hele kız çocuğu anneleri bu görevi omuzlarında iki kez tüm ağırlığıyla hissetmektedirler. Biraz buruk kutlanır hale geliyor yıldan yıla Kadınlar Günü. Çünkü kadına şiddetin ve kadın haklarındaki gerilemenin adresi sayılabilecek olan topraklardayız maalesef. Bu toprakların kaderini değiştirmek öncelikle yine sizlerin elinde. Bizi haklarınıza daha riayet eder ve ataerkil toplumun vahşi kazanımlarından uzak tutarak, daha insanca yaşamaya davetkar kılar bir mahiyette seyretmeniz gerekiyor. Kültürün bir parçası olarak kültürel dönüşümde en önemli vazife sizlerde. Hem mağdur olup hem de bu anlamda yükümlülük içinde olmak ağır bir kaderdir. Fakat koşullar zorluyor, zor da tarihin ebesidir. Zorluklar altından önemli mucizevi dönüşümler çıkar. Bu bilimsel olarak da böyledir.
“EŞİTLİK, İKTİSADİ EŞİTLİKLE ANLAM KAZANIYOR”
Lamarck, ihtiyaç organ doğurur diyor. Öylesine zorlu koşullar altında öylesine büyük mücadeleler olur ki kadın haklarının bugün kutlanır hale gelişinde Amerika’daki üretken emekçi kadınların mücadelesi ön plana çıkmıştır. Belki onların o gün sabo terliklerle üretimi gerekirse durdururuz tadında kararlı duruşları bugün Amerika’yı daha yaşanabilir bir ülke haline getirmiştir belki de. Çünkü, sosyalizm mücadelesini eşitlikle birlikte veriyoruz. Eşitlik, iktisadi eşitlikle anlamını kazanıyor diyoruz. Sosyal hayatta eşitlik, ekonomik hayatta eşitlik olduktan sonra kültürel anlamda da eşitlik olacaktır diyoruz ama bugün 8 Mart’ı kutlama hususunda bize tarihte referans olan olaylar Amerika’da gerçekleşmiştir işin de bir enteresan tarafı. Bir tarafı kıta Avrupa’sına Atatürk devrimlerinden dolayı kıta Avrupası’na dönük, bir tarafı da ne yazık ki Ortadoğu karanlığına dönük bir coğrafyada yaşamak ikileminden bahsettim. Kadın hakları mücadelesi kıta Avrupa’sında belki engizisyon mahkemelerinde insan haklarına dair sıkıntılı soluksuz bırakan süreçten sonra en çok orada gerçekleşti sanayi devrimiyle birlikte ama. 1866’da kölelik kaldırıldı. Bundan 150 sene önceye gitseniz kölelik vardı. Köleliğin en geç kaldırıldığı günahlarla dolu yani insanlık adına işlenen suçlarla dolu bir coğrafyada kadın hakları yeşerdi. Çok kısa sürede çok büyük yollar alındı ama alınması gereken yollar alınan yollardan çok daha fazla. Yük tekrar sizin üzerinizde. Teşekkür ediyorum.”