NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Polonya’ya düşen füzeye ilişkin, "Bu olayın kasıtlı bir saldırı olduğuna dair hiçbir kanıt yok. NATO’ya karşı bir saldırı olduğuna dair hiçbir işaret yok. Ve bu saldırının NATO’ya yönelik olmadığı açık" dedi.
NATO, dün akşam saatlerinde Polonya’ya düşen füzelere ilişkin bugün Brüksel’de olağanüstü toplandı. Toplantının ardından basın toplantısı düzenleyen NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, olaya ilişkin gelişmelerin sürekli takip edildiğini dile getirerek, “Bu konuda gerçekleştirdiğimiz soruşturma devam ediyor. Tabii ki bunun sonucunu beklememiz gerekiyor. Ancak elimizdeki kanıtlar bunun kasıtlı bir saldırı olmadığını gösteriyor. Rusya’nın herhangi bir şekilde NATO’ya karşı herhangi bir saldırıya hazırlandığı konusunda hiçbir işaret mevcut değildir. İlk analizler olayın bir Ukrayna hava savunma füzesinin, Ukrayna topraklarını savunmak için ateşlenen bir füzenin düşmesiyle gerçekleştiği yönündedir” dedi.
“Burada nihai sorumluluk Rusya’ya aittir”
“Bu Ukrayna’nın hatası değildir” diyen Stoltenbgerg, “Burada nihai sorumluluk Rusya’ya aittir. Sorumluluk, yasa dışı savaşını sürdüren Rusya’ya aittir” dedi. Bugün gerçekleştirilen toplantıda NATO müttefiklerinin olayda hayatını kaybeden 2 kişi için en derin taziyelerini sunduğunu aktaran NATO Genel Sekreteri, “Toplantıda müttefikimiz Polonya’ya destek mesajlarıyla Ukrayna’ya da desteğimizin süreceği mesajları paylaşılmıştır. Rusya, bu mantık dışı savaşa derhal son vermelidir” ifadelerini kullandı.
Stoltenberg, dün akşam Polonya Devlet Başkanı Andrzej Duda ve ABD Başkanı Joe Biden’la ile görüştüğünü kaydederek, “Kendileriyle görüşmemizde sakin, yakın koordinasyon içerisinde ancak itidalli kalmak konusunda fikir birliğine kaldık. Durumu son derece yakından takip etmeye devam edeceğiz. NATO birlik halde durmaya devam ediyor. Her zaman olduğu gibi tüm müttefiklerimizi korumak için hazırız” dedi.
“Kara birliklerimizin sayısını arttırdık”
Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Stoltenberg, toplantında alınan sonuçlara ilişkin soruya, “Toplantıda NATO müttefikleri tabii ki Polonya’ya desteklerini dile getirdi ve tabii ki trajik can kaybı için başsağlığı mesajlarını iletti. Tabii ki NATO ittifakın doğu kanadındaki varlığını, özellikle Ukrayna’nın şubat ayındaki işgalin başlamasından beri doğu kanadımızı zaten güçlendirmeye devam ediyoruz. Kara birliklerimizin sayısını arttırdık. Bunun yanı sıra son derece büyük miktarda bir hava ve deniz gücümüzü de arttırmış bulunuyoruz. Bu tabii ki bizim hava savunma kapasitemizin arttırılması anlamına geliyor. Aynı zamanda buradaki yaşananları yakından takip etme konusunda ve tam olarak büyük resmi görebilecek sınırda neler yaşandığını görebilecek unsurlarımızın sayısının arttırılması anlamına geliyor. Polonya’da da, Ukrayna’da da neler yaşandığını görmek açısından sürekli daha neler yapabiliriz şeklinde değerlendirmelerimiz devam ediyor” cevabını verdi.
Ukrayna’daki savaşı Putin’in başlattığını ve dün yaşananların da Putin’in başlattığı bir savaşın ortaya çıkardığı bir durum olduğunu dile getiren NATO Genel Sekreteri, “Bu durum, Ukrayna’daki savaşın tehlikeli durumları ortaya koymaya devam ettiğini gösteriyor. Bir yandan da tabii ki bunu da hatırlamamız gerekiyor ki bu durumun Rusya’nın son derece yoğun bir füze ve roket saldırılarında bulunmasıyla gerçekleştiğini de akıldan çıkarmamak gerekiyor” dedi.
Sivil alt yapıların vurulduğunu hatırlatan Stoltenberg, “Bu durum, aynı şekilde NATO bölgesindeki bu yaşanan savaşın Ukrayna’ya olan işgalin bir sonucu olarak gerçekleşmiştir” dedi.
“Farklı hava savunma sistemleri konusunda desteği arttırıyoruz”
NATO Genel Sekreteri Stoltenberg, dün yaşananların Ukrayna’ya hava savunması konusundaki desteği nasıl etkileyeceğine yönelik yönelik soruya şu cevabı verdi:
“Bizim son aylardaki çabalarımızın merkezinde hava savunma sistemleri vardı. Özellikle Rusya’nın hedef gözetmeksizin Ukrayna kentlerine gerçekleştirdiği füze saldırılarının artmasıyla beraber bu konuda daha fazla müttefikimizin gelişmiş hava savunma sistemleri sunduğunu paylaşmak istiyorum. İspanya’dan bataryalar, diğer ülkelerden gelen hava savunma bataryaları var. İsveç de ek destekte bulunacaklarını ve bunun büyük kısmını hava savunma sistemlerinin oluşturacağını açıkladılar. Bu konuda ek desteği harekete geçiriyoruz ve özellikle farklı hava savunma sistemleri konusunda desteği arttırıyoruz. Dron karşıtı sistemleri de devreye sokuyoruz. Çünkü balistik füzeler ve aynı zamanda insansız hava araçlarına karşı savunma sistemlerinin katmanlaştırılmış bir şekilde gerçekleştirilmesi gerekiyor. Müttefiklerimiz de tam olarak da şu anda farklı açılardan bu desteği sağlıyorlar.”
“Bu olayın kasıtlı bir saldırı olduğuna dair hiçbir kanıt yok”
Durumun değerlendirildiğini sözlerine ekleyen Stoltenberg, “İttifakın doğu kanalında varlığımızı, kara, deniz ve havadaki varlığımızı zaten arttırmıştık. Bu da buradaki hava savunma kapasitemizi de özellikle ittifakın doğu kanadında çok büyük oranda artırmış durumdayız ama bir yandan da bu olayın kasıtlı bir saldırı olduğuna dair hiçbir kanıt yok. NATO’ya karşı bir saldırı olduğuna dair hiçbir işaret yok. Ve bu saldırının NATO’ya yönelik olmadığı açık. Rusya’nın da NATO müttefiklerine karşı herhangi bir askeri saldırıda bulunma planı olmadığını görüyoruz. Bu tabii ki mevcut Ukrayna’daki savaşın çevreye yayılan tehlikelerinin bir sonucu. Bu sebeple NATO müttefiklerine yönelik tehdit algılamamızda ve değerlendirmemizde bir farklılık olmadığını görüyoruz. Ne kadar tetikte olmamız gerektiğini bize gösteriyor. Savunmamızı ve uzun vadeli olarak NATO’nun caydırıcılık ve savunmasını güçlendirmemizin ne kadar önemli olduğunu da gösteriyor. Madrid Zirvesi’ndeki kararlar da aynı şekilde doğu kanadımızın güçlendirilmesi ve daha fazla ekipmanın doğu kanadına konuşlandırılmasının ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Aynı şekilde bu savunma görevlileri için hızlı bir şekilde göreve çağırılabilecek muharip güçlerin ne kadar önemli olduğunu gösterdi. Bunların hepsi de aynı şekilde hava savunma sistemlerimizin de, kapasitemizin de güçlenmesi anlamına geliyor” açıklamasını yaptı.
“İlk bulgular bunun büyük ihtimalle bir Ukrayna hava savunma füzesi olduğu yönünde”
“Buradaki soruşturmada ortaya çıkarılan bilgilerle ilgili olarak tabii ki detayları vermek doğru olmayacaktır” diyen Genel Sekreter, “Yapmış olduğumuz ön bulgular bunun büyük ihtimalle bir Ukrayna hava savunma füzesinin düşmesi sonucu gerçekleştiği yönünde ve bunun bir kasıtlı bir saldırı olmadığı yönünde” dedi.
Stoltenberg, NATO ve Rusya arasında görüşme olup olmadığı sorusu üzerine, “Rusya’yla farklı iletişim kanallarımız mevcut NATO ve müttefikler olarak. Ancak bu konuda tam olarak nasıl temaslarda olduğumuzu söylemem mümkün değil” dedi.
“Bunun bir kasıtlı saldırı olmadığı açık”
Polonya yönetiminin NATO’nun 4. maddenin (istişare yapılması) uygulanmasını isteyecek olmasının NATO’nun yeterince güven vermediği şeklinde yorumlanıp yorumlanamayacağı yönündeki soru üzerine Stoltenberg, “Dün akşam Sayın Duda ile görüştüm ve tabii ki burada soruşturmanın sonucunu beklemenin ne kadar önemli olduğunu görüştük. Tabii ki devam eden bir soruşturma var ve tüm müttefiklerimiz az önce sizinle paylaştığım bulgularla aynı fikirde, bunun kasıtlı bir saldırı olmadığı yönünde. Tabii ki bu bizim ne şekilde yanıtlar vereceğimiz konusunda da önemli. Bunun bir kasıtlı saldırı olmadığı açık. Rusya’nın bir saldırı planlamadığını da biliyoruz” dedi.
“Burada yaşanan durumun da müsebbibi Rusya’dır”
Stoltenberg, “Ancak biz tabii ki buradaki nihai sorumluluğun Rusya’ya ait olduğu konusunda fikir birliğindeyiz. Çünkü Ukrayna’daki savaşın sorumlusu Rusya’dır. Burada yaşanan durumun da müsebbibi Rusya’dır. Eğer savaş olmasaydı tabii ki böylesine bir durum gerçekleşmeyecekti. İki can kaybı yaşanmayacaktı ve bir NATO ülkesi Polonya’da da bu can kayıpları gerçekleşmeyecekti. Ancak müttefiklerimiz yaklaşımımız konusunda fikir birliği içerisindeler. 4. madde toplantısına ihtiyaç olmadığı görüşündeyiz. Analizlere baktığımızda ve bulgulara baktığımızda şimdiye kadarki soruşturmanın sonuçlarına baktığımızda bu karara vardık” ifadelerini kullandı.
“Ukrayna’ya meşru müdafaa hakkını kullanabilmeleri için BM şartı çerçevesinde destek oluyoruz”
Polonya’yı etkin olarak koruyabilmek için, benzer olayların yaşanmasını engellemek için Polonya’daki hava savunması şemsiyesinin Ukrayna’ya kadar genişletilmesinin mümkün olup olmadığı sorusu üzerine Stoltenberg, “NATO müttefikleri ve NATO, Ukrayna çatışmasının tarafı değildir. NATO ve müttefikleri Ukrayna’ya destek vermektedir. Biz Ukrayna’ya meşru müdafaa hakkını kullanabilmeleri için BM şartı çerçevesinde destek oluyoruz. Tabii ki Ukrayna da kendisini bu illegal saldırganlığa karşı savunma hakkına sahip. Tabii ki bizim birinci önceliğimiz, Ukrayna’ya daha fazla hava savunma sistemi sağlanması olacaktır. Bizim hava savunma sistemlerimiz 7/24 saldırılara karşı hazır. Ancak bunun, bir kez daha söyleyeyim, kasıtlı bir saldırı olmadığını söyleyebilirim. Bu bir saldırı karakteristiğinin özelliklerini taşımıyor. İşte bu sebeple dün akşamki atılan adımların da bu şekilde gerçekleşmesi oldu. Çünkü bu bir kasıtlı saldırı değildi. Bir saldırının özelliklerini taşımıyordu” diye konuştu.
"Şu anda soruşturma devam ediyor"
Stoltenberg, “Tabii şu anda soruşturma devam ediyor. Ancak şu ana kadar gördüklerimiz, bunun büyük ihtimalle bir Ukrayna hava savunma sistemi ve füzesi olduğu yönünde. Ama tabii ki bir kez daha bu, Ukrayna’nın hatası değil. Burada sorumluluğunu Rusya taşımaktadır. Polonya’daki olay, doğrudan Rusya’nın başlattığı savaşın ve Rusya’nın dünkü yeni dalga füze saldırılarının sonucu. Tabii ki Ukrayna bu füzeleri vurma hakkına sahip. Kendi kentlerini, Ukrayna kentlerini hedef alan bu füzeleri ve kritik Ukrayna altyapı merkezlerini hedef alan bu füzeleri vurma hakkını tamamen sahiptir. NATO böylesine durumlara hazırlıklıdır. Tatbikatlarımızı yapıyoruz. Böyle durumlara, kazalara, benzer olaylara karşı tabii ki öncelikli olarak engellemek için, ikinci olarak da yaşanması halinde kontrolden çıkmasını engellemek için hazırlıklarımız var” dedi.
Polonya’ya düşen füzeyle ilgili şahsi görüşü sorulan Stoltenberg, “Tabii ki öncelikle endişelendik ve 2 can kaybı bizi üzdü. Ama bir yandan da çok yakından takip etmeyi sürdürüyoruz yaşananları ve her türlü durumu buna benzer olayları itidal, kararlı ve aynı şekilde net bir şekilde çözmeye de hazırız, tabii ki daha da gerilimi arttırmadan ” şeklinde konuştu.
“Bu füze NATO’ya yönelik saldırı karakteristiği taşımıyor”
Polonya topraklarına füze düşmesinin NATO’nun savunmasının başarısızlığı olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği yönündeki soruya Stoltenberg, “Doğudaki hava savunma sistemlerimiz bizi saldırılardan korumak üzere ayarlanmış durumda ve cruise füzeleri, balistik füzelerinin özel karakteristikleri vardır. Biz bu saldırıları, gerçekleştiği anda bunun bir saldırı olup olmadığı kararı verilir. Bunun büyük ihtimalle bir Ukrayna hava savunma füzesi olduğunu söyledim. Tabii ki bu füze de NATO’ya yönelik saldırı karakteristiği taşımıyor. İşte bu sebeple bu da atılan adımların bu şekilde olmasına yol açmıştır. Yani bizim NATO topraklarını savunma kapasitemizle ilgili herhangi bir olumsuzluk ortada yoktur" cevabını verdi.
“Şu anda soruşturma devam ettiği için detay vermem mümkün değil”
Füzenin düştüğü bölgede Ukrayna’nın engellemeye çalıştığı Rus füzesi olduğuna dair kanıt olup olmadığı sorulan Stoltenberg, “Tabii bunların hepsi önemli sorular. Ancak bunların detaylarına girmeyeceğim. Çünkü kısmen hala devam eden bir soruşturma söz konusu. Buradaki hangi detayları açıklayacağımıza da önümüzdeki günlerde karar verilecek. Ama şu anda soruşturma devam ettiği için detay vermem mümkün değil” dedi.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un Çin’in Ukrayna krizinde daha fazla arabuluculuk rolü oynaması çağrısı sorulan Stoltenberg, “Öncelikle Çin’in Ukrayna işgalini kınaması gerektiğini düşünüyorum. Bu uluslararası hukukun çok açık bir şekilde ihlali. Çünkü başka egemen bir ülkenin toprak bütünlüğünü, Ukrayna’nın toprak bütünlüğünün, açık bir şekilde uluslararası kanunların ihlali. Birleşmiş Milletler’de Çin’in bu konudaki kararlara, işgali kınama yönündeki kararlara imza atmadığını görüyoruz. Kabul oyu vermediğini görüyoruz ve tabii ki savaş konusunda, savaşın sebebi konusunda Rusya’nın açıklamalarını büyük oranda Çin’in paylaştığını görüyoruz. Tabii ki savaşın sorumlusunun Rusya ve Putin olduğu görüşünün hakim olmadığını görüyoruz Çin’de. Bunun gerçekten Rusya’nın saldırganlığıyla, başka bir ülkeyi işgaliyle başlamasıyla ortaya çıkan bir savaş olduğunu unutmamamız gerekiyor. Tabii ki Ukrayna’da meşru müdafaa hakkına sahip bu saldırılara ve işgale karşı. Topraklarını saldırganlığa karşı koruma hakkına sahiptir” ifadelerini kullandı.
“Eğer Putin ve Rusya savaşmayı bırakırsa barış elde ederiz”
Stoltenberg, Rusya ile Ukrayna arasında barış görüşmesi gerçekleştirilmesi ihtimaline yönelik, “Eğer Zelenskiy ve Ukraynalılar savaşı bırakırlarsa işte o zaman Rusya kazanacaktır ve askeri hedeflerine ulaşmış olacaklar. Yani işin gerçeği, eğer Putin ve Rusya savaşmayı bırakırsa barış elde ederiz. Ancak Zelenskiy ve Ukrayna savaşmayı bırakırsa Ukrayna’nın bağımsız ve egemen bir devlet olarak varlığı sona erer. Bağımsız ve egemen bir devlet olarak da meşru müdafaa hakkına sahipler. Büyük ihtimalle bu savaş müzakere masasında sona erecektir. Ancak bir yandan da bu müzakerelerin sonucunun temelde ve yakından cephede yaşananlarla bağlantılı olduğunun da farkındayız. İşte bu sebeple bizim yapabileceğimiz en iyi şey, bir barışçıl müzakerenin gerçekleşmesini sağlamak için yapabileceğimiz en iyi şey, cephede Ukrayna’ya destek olmaktır. Bu, Ukrayna’nın kabul edilebilir bir müzakere sonucunun gerçekleşmesini mümkün kılacaktır. Tabii ki hepimiz barış istiyoruz, hepimiz bu savaşın sona ermesini istiyoruz. Ancak bizim barışa yapabileceğimiz en iyi katkı, Ukrayna’nın egemenliğini ve bağımsızlığını korumasıdır. Bunun için de Ukrayna’ya askeri desteği devam ettirerek müzakerelerde kabul edilebilir bir sonuç ortaya konmasını sağlamalıyız” dedi.
NATO’nun Polonya’daki olaya tepkisini değerlendiren Stoltenberg, “NATO müttefiklerimiz ve Polonya, son derece iyi bir koordinasyonla itidalle net bir şekilde yanıt vermiştir. Tabii ki birlikte dün akşam bilgi alışverişi yaptık. Komutanlarımız da bize gerekli bilgileri verdi. İttifakın başkomutanları ve Kuzey Atlantik Konseyinde de müttefiklere bilgi verilmiştir. Bu konuda koordinasyon, bilgi alışverişi ve bu konuda verdiğimiz uygun yanıt ve aynı şekilde öncelikle bir sonuca varmadan önce gerçeklere ulaşma konusunda verilmiş kararların son derece yerinde olduğunu düşünüyorum. Çünkü böylesine olaylara yaklaşırken hem net ve hem de hızlı yanıt vermek gerekiyor. Ama öncelikle sakin, sükunet içerisinde olmak, itidalli olmak ve gereksiz tırmandırma adımlarını gerçekleştirmemiz gerekiyor. Bu dengeyi sağlamamız her zaman önemli. Ne olduğunu, resmi ortaya koymamız da çok büyük önem taşıyor. Dün söylediğimiz gibi tabii ki detaylı olarak soruşturmak için zamana ihtiyacımız var. Gece boyunca bunu yaptık. Daha net bir resim oluşmaya başladığında da ki bunun bir kasıtlı saldırı olmadığını gösteren bir resim oluştu. NATO topraklarının hedef alınmadığını, Rusya’nın herhangi bir NATO’ya saldırı planlamadığını ortaya koymuş olduk. Ancak bildiğimiz şu tabii ki, tüm bu olayın sorumlusu ve müsebbibinin Rusya’nın Ukrayna’daki vahşi savaşı olduğu ortada. Tabii ki böylesine bir olayın tekrarlanmasını engellemenin en iyi yolu da Rusya’nın savaşı sona erdirmesi olacaktır” şeklinde konuştu.