TBB Başkanı Sağkan: Yurttaşlarımızın can ve mal güvenliklerinin sağlanamaması kabul edilemez

TÜRKİYE Barolar Birliği (TBB) Başkanı Erinç Sağkan, deprem sonrası başta Hatay olmak üzere birçok ilde güvenlik zafiyeti yaşandığını belirterek, "Yurttaşların can ve mal güvenliğinin sağlanması devletin asli görevi olup, bu kamu hizmetinin sağlanmasında süreklilik esastır.Her ne koşul altında olursa olsun, yurttaşlarımızın can ve mal güvenliklerinin sağlanamaması kabul edilemez" dedi.

Yayınlanma: 17:02 13-02-2023
Güncellenme: 17:02 13-02-2023
TBB Başkanı Sağkan: Yurttaşlarımızın can ve mal güvenliklerinin sağlanamaması kabul edilemez

TBB Başkanı Erinç Sağkan ve Yönetim Kurulu üyeleri, deprem bölgesindeki incelemelerine ilişkin Ankara'daki genel merkez binasında basın toplantısı düzenledi. Sağkan, depremin etkilediği illerde 16 bin avukatın çalıştığını belirterek, kesin olmamakla birlikte 75 avukatın depremde hayatını kaybettiğini ve 24 meslektaşlarından da haber alınamadığını söyledi.

'KURTARMA EKİPLERİ GEÇ İNTİKAL ETTİ'
Günün birlik, beraberlik ve dayanışma günü olduğunu vurgulayan Sağkan, "Ancak aynı zamanda sorgulamak, hataları görmek, konuşmak ve hukuki süreci de etkin şekilde işletmek zamandır. Deprem sonrasında derhal deprem bölgesinde olması beklenen gerek kurtarma ekipleri gerekse mülki ve idari yetkililer ile kolluk kuvvetleri birçok yerleşim birimine çok geç intikal edebilmiştir. Geçmiş afetlerde de olumlu katkı ve destekleri tüm kamuoyunca takdir edilen bu alanda uzmanlığı olan askeri birliklerin sahaya gönderilmesinde gecikilmiş, ilerleyen günlerde görevlendirme sayıları arttırılmıştır. Yine yapılan 4'üncü derece alarm çağrısı üzerine olumlu geri dönüş yapan uluslararası arama kurtarma ekiplerinin ülkemize kabullerinde gecikmeler yaşanmıştır. Maalesef hala enkazında çalışma yapılamayan binalar, yardımına koşulamayan yurttaşlar, hiç gidilemeyen köyler vardır. Deprem sonrası gerek kurtarma gerekse depremden etkilenen yurttaşların barınma, beslenme gibi en temel ihtiyaçlarının karşılanması, yine ülkemizin her bir noktasından deprem bölgesine gönderilen yardımların zamanında ve etkin bir şekilde depremzedelere ulaştırılması konusunda bazı kamu görevlilerinin ihmalleri olduğu açıkça görülmektedir. Bu konuda görevli mülki ve idari sorumluların derhal tespit edilerek haklarında hukuki süreçlerin başlatılması ve sürdürülmesi için takipçi olacağız" ifadelerini kullandı.
 

'İŞKENCE VE KÖTÜ MUAMELE YASAĞI MUTLAKTIR'
Deprem sonrasında başta Hatay olmak üzere birçok ilde güvenliğin sağlanmasında zafiyet yaşandığını böyleyen Sağkan, "Yurttaşların can ve mal güvenliğinin sağlanması devletin asli görevi olup, bu kamu hizmetinin sağlanmasında süreklilik esastır. Her ne koşul altında olursa olsun, yurttaşlarımızın can ve mal güvenliklerinin sağlanamaması kabul edilemez. Devletin birinci varlık sebebi, tam da böyle zamanlarda bu güvenliği sağlamaktır. Öte yandan, bu zafiyetin bir sonucu olarak, çeşitli hırsızlık ve yağma iddiaları gündeme gelmekte; ayrıca bu suçların faili olduğu ileri sürülen kişilere işkence ve kötü muamele yapıldığı yönünde görüntüler, kamuoyunun gündemine gelmektedir. Bu duruma, birlik ve bütünlüğümüzü ve hukuk devleti ilkemizi zedeleyecek ayrımcı bir nefret dili de maalesef eşlik etmektedir. Altını çizerek ifade etmek isteriz ki, işkence ve kötü muamele yasağı mutlaktır. Bu yasağın ihlali, hiçbir koşul altında kabul edilemez bir insanlık suçu olup bu suçlarda zamanaşımının işlemediğini de hatırlatırız. Hukuk devletinde kanun önünde herkes eşittir ve suçu ispatlanana kadar masumiyet karinesi, suç ve cezaların kanuniliği ilkesi geçerlidir. Bu hususlara ilişkin etkili soruşturma yürütülmesi, faillerin açığa çıkarılarak cezalandırılmaları devletin en önemli yükümlülüklerindendir" diye konuştu.
 

'DEPREM BÖLGESİ TOPYEKUN SUÇ MAHALLİDİR'
Sağkan, depremin ilk gününden itibaren kamuoyunu en çok kaygılandıran meselelerden birinin de depremde ortaya çıkan zararlara ilişkin delillerin karartılacağı, faillerin bulunamayacağı veya cezalandırılamayacağı olduğunu işaret ederek, "Bu kaygıları gidermek mümkündür. Deprem bölgesi şu anda topyekun bir suç mahallidir. Dolayısıyla cumhuriyet savcılığının gözetim ve denetimi altındadır. Yürütülecek soruşturmalara esas oluşturacak deliller toplanmadan başta Çevre, Şehircilik ve İklim değişikliği Bakanlığı ve belediye binaları olmak üzere hasarlı binaların yıkılmaması, yıkılmış binaların da enkazlarının kaldırılmaması gerektiği açıktır. Savcılıkların emir ve talimatı olmadan enkazların kaldırılması ayrıca suç teşkil edecektir. Bu hususla ilgili olarak başsavcılıklar tarafından derhal talimat verilmelidir" dedi.

Kaynak: DHA
Editör: Onurcan Kurtay - onurcankurtay@ulkedenhaberler.com.tr

Yorum Yazın (Üye olmadan da yorum yazabilirsiniz)
0 Yorumlar
Bizi Takip Edin

ÇOK OKUNANLAR

GÖZDEN KAÇMASIN