Yüzyılın salgın hastalığı Covid-19’un ardından çok sayıda insanı etkileyen ve ölümüne neden olan ikinci önemli bulaşıcı hastalığın tüberküloz olduğunu biliyor muydunuz? Halk arasında ‘verem’ olarak da adlandırılan tüberküloz hastalığı dünyada her yıl milyonlarca kişinin kapısını çalıyor. Acıbadem Taksim Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Tülin Sevim ”Sağlık Bakanlığı, 2020 yılı raporunda ülkemizdeki tüberküloz hasta sayısının 11.788 olduğunu ve 836 kişinin tüberküloz nedeniyle hayatını kaybettiğini bildirmiştir. Dünyada her yıl yaklaşık 10 milyon kişi tüberküloza yakalanmaktadır ve 2020 yılında 1,5 milyon kişi tüberkülozdan ölmüştür. Tüberküloz dünyada ölüm nedenleri arasında 13. sırada yer almaktadır” diyor. Covid-19 pandemisinin tüberkülozun tanı ve tedavisini son derece olumsuz etkilediğini belirten Doç. Dr. Tülin Sevim, 24 Mart Dünya Tüberküloz Günü kapsamında yaptığı açıklamada tüberkülozun en sık görülen 6 önemli belirtisini anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.
Solunum yoluyla bulaşıyor
Halk arasında ‘verem’ olarak da bilinen tüberküloz, hava yoluyla kişiden kişiye yayılan, bulaşılıcığı yüksek bir enfeksiyon olarak günümüzde de çok sayıda kişiyi etkisine almaya devam ediyor. Acıbadem Taksim Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Tülin Sevim, tüberkülozun, başta akciğerler olmak üzere tüm organlarda görülebilen bir hastalık olduğunu belirterek ”Tüberküloz insandan insana solunum yoluyla bulaşır. Tüberküloz hastası öksürürken, hapşırırken çok sayıda basili dış ortama saçar. Havada asılı olarak kalan bu mikroplar, hastalığın diğer insanlara bulaşmasına neden olmaktadır. Tüberküloz, insanlık tarihi kadar eski bir hastalıktır ve hala önemli bir halk sağlığı sorunu olmaya devam etmektedir” diyor. Türkiye’de tüberküloz kontrol çalışmalarının asıl olarak ”Verem Savaşı Dispanserleri” tarafından yürütüldüğünü, Sağlık Bakanlığı 2020 yılı raporuna göre ülkemizdeki tüberküloz hasta sayısının 11.788 olduğunu, 836 kişinin de tüberküloz nedeniyle hayatını kaybettiğini söyleyen Doç. Dr. Tülin Sevim şöyle konuşuyor: ”Dünyada her yıl yaklaşık 10 milyon kişi tüberküloza yakalanmaktadır ve 2020 yılında 1,5 milyon kişi tüberkülozdan hayatını kaybetmiştir. Tüberküloz dünyada tüm ölüm nedenleri arasında 13. sırada yer almaktadır.”
Covid-19 pandemisi çok olumsuz etkiledi!
Covid-19 pandemisinin, tüm dünyada ve ülkemizde tüberküloz kontrolünü olumsuz yönde etkilediğini belirten Doç. Dr. Tülin Sevim ”Sağlık çalışanlarının ağırlıklı olarak Covid-19 ile mücadelede görevlendirilmesi, insanların Covid-19 korkusu ile sağlık kurumlarına başvurmaktan çekinmeleri tüm dünyada temel tüberküloz hizmetlerinde ciddi aksamalara neden olmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü; 2020 yılında 2019’a kıyasla çok daha az sayıda kişiye tüberküloz tanısı konularak tedaviye başlandığını bildirmiştir. Pandemi döneminde diğer birçok hastalıkta olduğu gibi tüberküloz tanı ve tedavisinde de gecikmeler yaşanmaktadır. Bu nedenle Covid-19 pandemisi sonrası tüberküloz hastalığında önemli artış yaşanabilir” diyor.
Tüberkülozun en sık görülen 6 belirtisi!
Tüberkülozda görülen belirtilerin hiç birisinin tüberküloza özgü olmadığını, diğer birçok hastalıkta da görülebildiğini belirten Doç. Dr. Tülin Sevim şöyle konuşuyor: ”Tüberkülozun en önemli özelliği sinsi bir hastalık olmasıdır; hafif şikâyetlerle başlar ve yavaş ilerler. Erken tanı için 2-3 haftadan daha uzun süredir öksürük yakınması olan kişiler mutlaka göğüs hastalıkları polikliniğine veya Verem Savaşı Dispanserlerine başvurmalıdır. Akciğer grafisi ve balgam muayenesi ile hızla tanı koyup tedaviye başlamak mümkündür.” Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Tülin Sevim, tüberkülozun en sık görülen 6 belirtisini şöyle sıralıyor;
Öksürük tüberkülozda en sık karşılaşılan belirtidir. Başlangıçta kuru öksürük şeklindedir, hastalık ilerledikçe balgam da eklenir. Üst solunum yolu enfeksiyonları, zatürre, akciğer kanseri, bronşektazi (bronşların kalıcı olarak genişlemesi) gibi birçok hastalık benzer şikâyetlere neden olabilir. Tüberküloz sinsi seyir gösteren bir hastalıktır, en önemli özelliği belirtilerin hafif şekilde başlayıp zaman içinde ilerlemesidir. Erken tanı için 2-3 haftadan uzun süren öksürüğü olan hastalarda mutlaka akciğer grafisi çekilmeli ve balgam muayenesi yapılmalıdır.
Bazı hastalarda hastalığın ilerleyen dönemlerinde kanlı balgam (hemoptizi) görülebilir. Özellikle akciğerlerinde yara (kavite) olan hastalarda; yara duvarındaki küçük bir damarın çatlaması balgamla karışık kanamaya neden olabilir. Hemoptizinin en sık nedenleri tüberküloz, bronşektazi ve akciğer kanseridir. Genç, daha önce herhangi bir akciğer hastalığı geçirmemiş, sigara içmeyen bir kişide balgamda kan görüldüğünde ilk akla gelmesi gereken hastalık tüberkülozdur.
Göğüs ağrısı daha çok akciğer zarı tüberkülozunda görülen bir belirtidir. Ağrı nefes almakla artar. Göğüs ağrısı; kalp ve akciğerlerin birçok hastalığında görülebilir. Göğüs ağrısıyla birlikte; bir süredir devam eden iştahsızlık, ateş, kuru öksürük gibi şikâyetler de mevcutsa tüberküloz düşünülmelidir.
Hastalığın ileri dönemlerinde ortaya çıkan bir belirtidir. Ateş genellikle sabahları normal veya düşüktür, gün boyunca yükselir, öğleden sonra geç saatlerde veya akşam saatlerinde en yüksek düzeye ulaşır. Ateş, tüberküloz dışında da bir çok enfeksiyon veya enfeksiyon dışı hastalığın belirtisi olabilir.
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Tülin Sevim ”Birçok hastalıkta olduğu gibi tüberküloz hastalarında da iştahsızlık, halsizlik ve kilo kaybı görülebilmektedir” diyor.
Hemen herkes uykusunda terleyebilir. Gece terlemesinin bir hastalık belirtisi olarak değerlendirilebilmesi için, beraberinde başka belirtilerinin bulunması, terlemenin yatak takımlarını ıslatacak veya kişiyi uykusundan uyandıracak boyutlarda olması gerekir. Tüberküloz hastalığının belirtilerinden biri olan gece terlemesi, lenf bezi kanseri (lenfoma), tiroit hastalıkları, diyabet gibi hastalıklarda da görülebilir. Hastanın diğer yakınmaları ile birlikte değerlendirilmesi gerekir.